6 Eylül 2015 Pazar

Güzellik&Bakım (Saç&SaçBakımı)

Merhaba güzel takipçiler bir başka Güzellik&Bakım postu ile yine karşınızdayım. Bugün saç ve saç bakımı ile ilgili bir yazı paylaşıyorum. Umarım bu post sizler için keyifli ve yararlı olur. Güzel kalın ve şimdilik hoşçakalın :)))

Saç Bakımı ve Beslenme

Cilt bakımında olduğu gibi saç bakımında da temel kural içten dışarı doğru sağlıklı saçlardır. Yani dışarıdan ne kadar bakım yaparsanız yapın, saçlarınıza ne kadar özen gösterirseniz gösterin düzgün beslenmiyorsanız ilerleyen yaşlarda saçınız mutlaka sağlıksız görünecektir. Vücudun ihtiyaç duyduğu vitamin ve mineralleri tam olarak alarak, fast-food ve konserve gıdaları daha az tüketerek, yeteri kadar su içerek saçınıza en büyük iyiliği yapabilirsiniz. Saç için vitaminler, saç uzatan besinler ve saç için beslenme yazılarında bu konuyla ilgili daha detaylı bilgiler bulabilirsiniz.

Vücut için gereken vitamin ve minerallerin alındığı sağlıklı bir beslenme programı genel sağlığımız kadar saç, cilt ve tırnaklarımızın sağlığı içinde önem taşımaktadır. Vitamin eksikliklerinin çoğunda görülen ilk belirtiler saçların zayıflaması, dökülmenin artması, uçların kırılması, cildin soluk görünmesi, tırnakların kırılgan olmasıdır. Saçlarınıza dilediğiniz kadar bakım yapın, doğal maskeler uygulayın ya da pahalı ürünler kullanın, eğer doğru beslenmiyorsanız bir süre sonra mutlaka sağlığını kaybedecektir ve solgun görünecektir. Bunun için A, E, C vitaminleri, çinko ve bakır mineralleri başta olmak üzere tükettiğiniz gıdaların vitamin ve mineral bakımından zengin olmasına dikkat etmeli, aşırı yağlı, tuzlu gıdalardan uzak durmalısınız. Aynı şekilde her gün yeterli miktarda (ortalama 8 büyük su bardağı) su içmelisiniz.

Doğru Beslenmenin Saç Sağlığına Etkisi

Eğer diyet yaparken saç sağlığınızdan vazgeçmek istemiyorsanız çok düşük kalorili diyet listelerinden uzak durun. Bu diyetler hem halsizliğe neden olur hem de saçlar için gerekli olan vitamin ve minerallerin yeterli miktarlarda alınamamasına yol açar. Ayrıca kötü beslenme, sürekli fast food veya konserve gıdalar yemek saçların soluk ve sağlıksız görünmesine neden olabilir.

Saçlar için en önemli vitaminlerin başında bir B vitamini olan “biotin” gelmektedir. Biotin yeni saç oluşumunu desteklerken var olan saç tellerinin yumuşak, parlak görünmesini sağlar ve kırılmaları azaltır. Aynı şekilde çinko minerali de saç için önemlidir, saç dökülmesini önler ve saç köklerini güçlendirir.

Omega 3 yağ asitleri bakımından zengin balıklar (ton, somon ve diğer yağlı balık çeşitleri) uzmanların saç sağlığı için önerdiği gıdalar arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Brokoli, yumurta ve kümes hayvanları demir ve B12 vitamini bakımından zengindir ve bu besin öğeleri saçlar kadar cilt ve tırnak sağlığı içinde önem taşımaktadır.

Sonuç olarak “saç sağlığı için beslenme” denilince saçlar için özel bir beslenme programı uygulamanız anlamına gelmiyor. Beyin, kalp, damar, kas ve kemikler için önemli olan besinler saçlarınız içinde aynı önemi taşıyor. Sağlıklı beslenme programı uyguladığınız taktirde saçlarınız da bundan faydalanacaktır.


Sağlıklı Saçlar İçin Su İçin...

Bildiğiniz gibi dünyanın canlılara sunduğu en büyük nimetlerin başında su gelir. Su metabolizmayı hızlandıran, vücuttaki toksinleri atmanızı sağlayan muazzam bir içecektir. Günde 1,5 – 2 litre su içerek hem vücudunuzu hem de saçlarınızı güçlendirebilirsiniz. Ki bildiğiniz üzere güçlü saçlar, çok daha çabuk uzarlar. Düzenli olarak tüketeceğiniz bu su miktarı, saçınızı kökten uca nemlendirerek yumuşacık ve parlak saçlara sahip olmanıza yarayacak. Nem dengesi kurulmuş bir saç ile de kırıklardan hızlıca kurtulacak ve saçlarınızın yeniden kırılmasını büyük ölçüde engellemiş olacaksınız.

Uygulayacağınız bir diğer yöntem de saçlarınızı sabah ve akşam olmak üzere, günde iki kere taramaktır. Saçlarınızı taramak, baş bölgesindeki kan dolaşımını hızlandırarak güçlü saçlara kavuşmanızı sağlar. Lakin burada dikkat etmeniz gereken önemli bir husus var. Saçlarınızı ıslakken kesinlikle fırça ile taramayın. Aksi halde saçlarınız hızla yıpranır. Sentetik fırçalar yerine, geniş dişli tarakları tercih edin.


Saç ve Vitaminler...

Bünyenizde vitamin eksiklikleri varsa, bu durum saçlarınızda kuru ve yıpranmış bir görünüme sebep olur. Vitamin B, A ve C ile multi vitaminler de saçların sağlıklı uzamasında oldukça etkilidir. Ya bu vitaminleri içeren gıdalarla beslenebilirsiniz ya da vitamin hapı takviyesi yapabilirsiniz. Özellikle biotin hapı, kalın ve uzun saçlar anlamına gelir. Saçınıza doğal bir vitamin kürü uygulamak isterseniz, yarım kilo patatesi soyup haşladıktan sonra suyunu dökmeyin, soğuttuktan sonra durulama suyu olarak saçınıza uygulayın.

Uzun saç demek, sağlıklı bir saç derisi ve saç telleri demektir. Dolaysıyla saçlarınız haftada bir kere kimyasal madde içermeyen doğal bir ürünle kremlemeniz gerekmektedir. Doğal kremler sayesinde ipek gibi saçlara sahip olabilirsiniz.

Vitamin Eksikliği ve Saç Beyazlaması

Saçlar en çok genetik nedenlerle beyazlar. Yani eğer babanızın, annenizin saçları erken yaşlarda beyazladıysa aynı saç dökülmesinde olduğu gibi bunun sizde de görülme olasılığı çok yüksek. Ancak bazen saçlar yetersiz beslenme nedeniyle de erken beyazlayabilir veya dökülebilir. E vitamini, B12 vitamini, biotin, çinko eksikliği uzmanların nedensiz ve erken görülen saç dökülmesinde en çok gösterdikleri sebepler arasında yer almaktadır. Bu vitaminleri içeren gıdaları düzenli olarak tüketerek veya doktorunuza danışarak besin takviyesi şeklinde kullanarak beslenme nedeniyle görülen saç beyazlamasını durdurabilirsiniz.

Potasyum Eksikliği ve Saç Dökülmesi

Potasyum minerali vücuttaki diğer fonksiyonlarının yanı sıra saç uzamasında da etkilidir. Potasyum eksikliğinin direk saç dökülmesi gibi bir belirtisi olmamakla birlikte vucutta önemli sorunlara yol açarak genel sağlığın ve dolayısıyla saç sağılının bozulmasına yol açabilir.

Potasyumun Fonksiyonu

Saç foliküllerinde bulunan hücrelerde dahil olmak üzere vücudumuzdaki tüm hücrelerin işlevini yerine getirebilmesi için potasyum gerekir. Ayrıca, doku ve organlar potasyuma ihtiyaç duyar. Elektrolit görevi gören potasyum, sodyum ve kalsiyumla birlikte tüm vücutta elektrik taşınmasına yardımcı olur. Saç sağlığına dolaylı etkilerinden biri de, gıdalar yoluyla alınan karbonhidratın işlenmesi ve organlar, dokular ve saç folüküllerinde bulunan hücrelerin yapısının geliştirilmesidir.

Potasyum Eksikliği Belirtileri

Potasyum eksikliği nedeniyle saçlarınızın dökülme ihtimali düşük. Daha sık görülen belirtiler arasında kalp ritminde düzensizlik, uykusuzluk, kronik yorgunluk, kasılmalar ve kabızlık sayılabilir. Eğer kan ölçümünde yeterli miktarda potasyum bulunamadıysa buna hipokalemi adı verilir. Gün içinde tükettiğimiz pek çok gıda potasyum içerdiğinden eksikliği altta yatan başka bir hastalığa işaret ediyor olabilir. Doğru teşhis için doktora görünmelisiniz.

Alınması Gereken Potasyum Miktarı

Yetişkinler için günlük alınması tavsiye edilen potasyum miktarı 2,000 mg’dır. Potasyum kaynağı olan muz, kavun, domates, somon, tavuk, balık, narenciye suları, kuru fasulye ve patates yemeniz bu oranı karşılamak için yeterli olacaktır. Hipokalemi nedeniyle potasyum değerini istenilen aralığa çekemiyorsanız doktorunuza danışarak potasyum içeren multivitamin desteği alabilirsiniz.


Saç Dökülmesinin Nedenleri ve Tedavi Yöntemleri...

Gıdalar yoluyla aldığımız vitamin ve minerallerin genel vücut sağlığımız kadar cilt, tırnak ve saç sağlığımız açısından da önemli olduğunu hemen herkes biliyor. Ancak bazı vitaminlerin eksikliği saçlarda daha çok etki yaratıyor ve dökülmeye neden olabiliyor. E vitamini de sağlıklı saçlar için anahtar rolü bulunan önemli vitaminlerden biri. Düzenli olarak E vitamini almak, dökülen saçların tekrar çıkmasını sağlamaz ancak yetersiz beslenme sonucu yaşanan saç dökülmesini yavaşlatabilir.

Günde, normal olarak 80 saç kılı dökülür. Öncelikle her dökülmenin kellik ile sonuçlanmayacağını bilerek dikket etmemiz konulardan birisi dökülen greft yani saç teli sayısını baz almamız gerektiğidir. Günlük 40-50 tane dökülen saç telleri saçınızı yenilenmesi için standart bir süreç olduğunu bunun üzerinde bir rakam oluyorsa, 100 ve üzeri asıl dökülme bundan fazla dökülme, yaşın ilerlemiş olması, bazı ateşli hastalıklar, tiroid hastalıkları, kansızlık, verem, şeker hastalığı gibi bütün vücudu etkileyen hastalıklardan sonra görülür. Saç dökülmesi ve pelada olmak üzere iki çeşittir.

Basit Saç Dökülmesi: Saçların azalması ve alttaki saçların tamamen dökülmesi şeklinde görülür. Sebebi; yaşlılık ve irsidir.

Pelad: Başın derisi parlaktır. Dökülmeler benekler halinde olup, kenarları keskindir. Şakaklarda Geri Çekilme Görülür. Erkeklerde görülen saç dökülmesi genelde iki noktada meydana gelir, tepe kısmı ve şakaklarda bu alanlarda seyrelme meydana geliyorsa, sizin sorununuz yenilenmek değil dökülmedir.

Diğer Saç Dökülmesi Belirtileri

Bir çok belirtisi olup her insanda aynı belirtiler görülmese yapılan araştırmalar göstermiştirki aşağıdaki listede yer alan bulgular, saç dökülmesi sorunu yaşayan insanların ortak paydaları arasında yer almıştır.

Saçın uzama hızında yavaşlama görülmektedir. Çünkü dökülme problemi yaşayan bireylerin saçlarında kalite kaybı vardır. Kalite kaybı ise saçların kırılma ve dökülmelerine neden olmaktadır.

Cansızlaşma yukardaki maddeye ek olarak kalite kaybı görülen saçlarda cansız ve sönükleşme yanısıra saç’ın parlaklığı azalır. Uzama problemi yaşanmaya başlanabilir saçlarınız 2-3cm’den fazla uzamaz.

Aşırı kepeklenme porblemide saçlarınızın dökülme belirtileri arasında yer alır. Aynı zamanda saç diplerinde sızlanma ve kaşıntıyada neden olan aşırı kepek bir anlamda seboreik dermatit probleminide beraberinde getirmektedir.

Saç dökülmesinin nedenleri;

1. Fizyolojik dökülme; Fizyolojik dökülmenin en tipik örneği doğum sonrası dökülmedir. Östrojen hormonundaki azalma saç dökülmesine neden olmaktadır. Bu durum geçicidir ve genellikle aylar içinde normale döner.

2. Hastalık; Ağır ateşli hastalık (örneğin sıtma), gebelik, ağır enfeksiyonlar, protein eksikliği, demir eksikliği, tiroid bezinin aşırı veya az çalışması, çinko eksikliği, önemli ameliyatlar, kronik hastalıklar (karaciğer veya böbrek yetmezliği, lupus, vs) genetik hastalıklar, anemi, kan kaybı ve ileri dönem kanserler saç dökülmesine neden olabilir.

3. Stres; Aileden birinin kaybı, boşanma ve işten çıkarılma gibi önemli sıkıntı yaratan durumlar sonraki 6 ay içinde saç kaybına neden olabilirler.

4. İlaçlar; Bazı epilepsi ilaçları, doğum kontrol hapları, tiroid ilaçları, kan sulandırıcı ilaçlar, yağ düşürücü ilaçlar ve isotretinoin saç dökülmesine neden olabilir. Aşırı A vitamini kullanmak da saçı dökebilir. Bazı kadınlarda doğum kontrol hapı alırken veya bu ilacı kestikten sonra dökülme olabilir. Bu tip saç dökülmesi olan kadınlarda genellikle erkek tipi dökülme görülür. Kas yapmak için kullanılan anabolik steroidler de saç dökülmesi yapabilir.

5. Kötü beslenme; Sağlıksız diyetler ve ani kilo kayıpları saç dökülmesine neden olur. Sağlıksız ve düzensiz beslendiğimiz zamanlarda ve vücudumuzun yeterince protein alamadığı dönemlerde saç büyümesini durdurmaktır. Yeteri kadar protein alınmadıktan yaklaşık 2-3 ay sonra saç dökülmesi görülebilir. Proteinden zengin beslendiğinde saç dökülmesi durur. Kırmızı et, balık ve yumurta proteinden zengindir. Vejetaryenler diyetlerine sert kabuklu yemişler, fasulye ilave edebilirler.

6. Yeme bozuklukları: Yeme bozukluğu olan kimselerde saç dökülmesi sık görülür. Anoreksi (yetersiz yemek yeme) veya blumia (yedikten sonra istemli kusma) saç kaybına yol açabilir.

7. Kozmetik uygulamaların ortaya çıkardığı saç problemleri; Saç stiliniz veya saç için kullandığınız ürünler de dökülmeye neden olabilir. Sık sık saç rengini açmak veya perma yaptırmak saçların kırılmasına neden olur. Düzenli saç boyama veya uygun olmayan boyama yöntemleri, saç jölesi veya saç spreyleri de saç tellerini kırar. Bu maddeleri mümkün olduğu kadar az kullanmaya dikkat etmeliyiz. Benzer şekilde saç kurutma makineleri, saç düzleştiriciler de saç telindeki su miktarını azaltarak saçı kırılgan hale getirir. At kuyruğu, saç derisine bitişik saç örgüsü de bu bölgelerde saç dökülmesi yapabilir.Bunlardan başka saçın çok fazla şampuanlanması, taranması veya fırçalanması da saç tellerinin kırılmasına neden olabilir.

9. Yaşlanma; Yaşlanan organizmanın dayanıklılığı azalır. Saç da bir organizma parçası olduğundan, geçen yıllar saçların da dayanıklılıgını azaltır. Genetik olarak yatkınlığı olan kişilerde geçen zaman içerisinde saç dökülmesi oranı artar. 

10. Diğer nedenler; Tiroid hormonunun azalması, ağır cerrahi operasyonlar, anestezi alınması ve aşırı diyetler sonucunda da bu tarz saç dökülmesi oluşur.

11. Nedeni saptanmamış dökülme; Yaygın saç dökülmesi olan hastaların yaklaşık 1/3’ ünde neden bulunamaz.
Saç dökülmesi teşhisi nasıl konulur?

Saç dökülmesinin pek çok nedeni olabileceği için dermatologlar bir çeşit dedektif gibi hareket ederler. Doktorunuz size bazı sorular sorarak işe başlar. Örneğin saç dökülmeniz aniden mi başladı yoksa uzun süreden beri mi devam ediyor? Bilinen bir sağlık probleminiz var mı? Kullandığınız ilaçlar da sorulacaktır. Alerjiniz var mı? Diyet yapıyor musunuz? Adetlerinizin düzenli olup olmadığı, menapoza girip girmediğiniz, gebelikleriniz daha önce de belirtildiği gibi saç dökülmesi açısından önemli olabilir. Muayene sırasında saçınız, saçlı deriniz incelenir. Çekme testinde yaklaşık olarak 60 tane saç teli tutulur ve saç çekilir. Bu test için saçın en az 1 gün yıkanmamış veya taranmamış olması gerekir. Altı telden fazla tel gelirse test pozitif kabul edilir. Azsa dökülme normal kabul edilir.


Dökülmeyi değerlendirmek için ayrıca saçların kökünden çekildiği trikogram, saçın bir bölgesinin tıraşlanarak takip edildiği fototrikogram, biyopsi gibi daha spesifik yöntemler de kullanılabilir. Saç dökülmesi şikayeti ile gelen hastalarda ayrıca bazı kan testleri gerekebilir. Saç dökülmesi teşhisi konulduktan sonra altta yatan neden saptanabilirse buna yönelik tedavi verilir. Örneğin kansızlık varsa hasta buna göre yönlendirilir ve tedavi edilir. Hastanın diyetini de düzenlemek gerekebilir. Günlük protein alımı ve kalori alımı normalin altında olmamalıdır. A vitamini içeren vitamin veya antioksidan alınıyorsa kesilmeli veya bunu içermeyen bir takviye bulunmalıdır. Altta yatan bir neden yoksa, hastalar saç gelişimi için önemli bazı takviyeler kullanabilirler. Çinko, biotin tek başına kullanılabilir. Bunlardan başka eczanelerde multivitamin, bitkisel maddeler, eser elementler ve aminoasitler içeren ilaçlar da kullanılabilir.


Saç dökülmesinde kullanılabilecek şampuanlar ve dökülmeyi azaltabilecek losyon ve spreyler de mevcuttur. Bu ürünler saçın gelişimini destekleyen vitamin, aminoasit ve bazı eser elementleri içerir.Saçlar kırılarak dökülüyorsa saçın yapısını bozabilecek işlemlerden uzak durun. Saç rengini açtırmak, saçı permalatmak, sık sık şampuanlamak, fırçalamak, sık sık boyatmak gibi alışkanlıklardan uzak durun. Ayrıca saçın yapısını güçlendirecek serum veya saç kremi kullanın.


TEDAVİ YÖNTEMLERİ



Tarih boyunca insanlığın en önemli sağlık sorunlarından biri olan saçsızlığın tedavisi için sayısız araştırma yapılmıştır. Bugüne kadar bu araştırmalardan tam tatmin edici bir sonuç sağlanamamıştır. Ancak modern tıp günümüzde bu soruna çareler üretmiş ve insanlığın hizmetine sunmuştur. Bu bölümde değişik tedavi yöntemleri anlatılacaktır.




İLAÇLA TEDAVİ YÖNTEMİ

İlaçla tedavileri anlatmadan önce saç dökülme nedenleri bölümünde anlattığımız saç dökülme tiplerinden hangisinin mevcut olduğunu tespit etmenin önemi bir defa daha vurgulanmalıdır. Zira tedavi seçenekleri nedene yönelik olmalıdır. Örneğin hipotroidi varsa direk bu hastalığın tedavisi yapılmalıdır. İlaç sanayi hızla ilerleyen bir sektördür. Saç dökülmesi ergenlik dönemindeki tüm erkeklerin %50sini etkileyen bir rahatsızlık olduğundan bu büyük pazar nedeniyle bir çok araştırma yapılmakta ve çeşit çeşit ilaçlar üretilmektedir. Ne yazıkki bu güne kadar FDA onaylı yalnızca iki ilaç üretilebilmiştir. Bu ilaçlarda başka amaçlı araştırmalar sonucu ortaya çıkmıştır ve dökülen, tamamen yok olan saçlar üzerinde etkili değildirler. Ancak dökülmekte olan cansız saçları kuvvetlendirmekte ve saç dökülme hızını yavaşlatmaktadırlar. Kullanıldıkları sürece etkilidirler ve bazı istenmeyen yan etkileri olabilmektedir.


DOĞAL TEDAVİ YÖNTEMLERİ 

Çinko 

Çinko aynı zamanda çok etkili bir anti-androjen olan bir vitamin-mineraldir. Çinko, B6 vitaminiyle birlikte kullanıldığında 5 alfa-redüktaz enzimini bloke ederek testosteronun DHT’ye dönüşmesini engeller. Ne var ki çinkonun androgenetik saç dökülmesine karşı etkinliğini ortaya koyan çok az sayıda araştırma mevcuttur. Propecia gibi başka 5 alfa-redüktaz inhibitörleriyle karşılaştırıldığında çinko çok daha güvenlidir, çünkü çinko vücudumuzda zaten bulunmakta olan bir vitamindir ve yan etkisi yoktur. 

Saw Palmetto 

Cüce Amerikan hurması olarak da bilinen palmiye türü bir ağacın meyvelerinden elde edilen özüt, tablet haline getirilmiştir. Anti-androjen olarak bilinmektedir. Saç dökülmesi tedavisindeki etkinliğini kanıtlamaya yönelik bir çalışma olmamasına rağmen, bilim adamlarının önerileri doğrultusunda bu ilacın erkek tipi saç dökülmesi tedavisinde etkili olabileceğini belirlenmiştir. 

Radix 

Cinsiyet hormonlarının kanda taşınabilmesini sağlayan bir proteinin aktivitesini ve testosteron bağlama özelliğini etkileyen bir bitki türüdür. Saw palmetto’yla karşılaştıracak olursa, radix urticae ve onun saç dökülmesi tedavisindeki yeri hakkında çok az olduğu bilgisine varılmıştır. 

B6 Vitamini 

Çalışmalar çinko ile birlikte kullanılan B6 vitamininin testosteronun ciltte DHT’ye dönüşmesini engellediğini göstermektedir. Bu nedenle bu ikilinin akne ve androgenetik saç dökülmesi gibi androjenlere bağlı durumların tedavisinde etkili olduğu söylenmektedir. 

Balkabağı çekirdeği yağı 

Amerika’da yetişen bir tür bal kabağı türü olan (Pumpkin) çekirdeğinden çıkarılan yağ kullanılmaktadır. Anti-androjen etkiye sahiptir. Saç dökülmesi tedavisinde kullanılır. 

Yeşil Çay (Camelia Sinensis) 

Japonya ve bazı Asya ülkelerinde oldukça boldur. Günlük kullanımı son derece yaygındır. Yeşil çayın bir çok hastalığa iyi geldiği bilinmektedir. Bu yüzden çok iyi araştırılmıştır.Yeşil çayın yağı anti-androjenik etkiye sahip olduğunu öne sürmektedirler. Bu iddia sayesinde, etkinliğini doğrudan ispatlayan hiçbir çalışma olmamasına rağmen yeşil çay androgenetik saç dökülmesinin popüler tedavilerinden biri haline geldi. Yeşil çay içeren bazı şampuanların saça ve deriye faydalı olduğu söylenmektedir.


CERRAHİ TEDAVİLER

Saçsızlık yüzyıllardır insanlığın önemli bir sorunu olduğu için tıp biliminin ve dolayısıyla cerrahi tıp dalının önemli bir uğraş alanı olmuştur. İlk saç nakli 1822 tarihinde Diefenbach tarafından yapılmıştır. 1926 yılında Hunt Kelligen çok geniş olmaması durumunda saçsız alanların arka arkaya yapılacak müdahalelerle çıkartılması ve saçlı alanların bu bölgelere ilerletilmesi ile düzeltilebileceğini bildirmiştir. 1931 yılına gelindiğinde Passot saçsız alanın tedavisi için uzun dar tabanlı saçlı doku içeren transpozisyon flepleri tanımlamıştır.1959 yılına gelindiğinde Orentreich kel alanları panç greftlerle tedavi etmeye başlamış ve bu yöntem en sık kullanılan saç nakli yöntemi olmuştur. 1964 yılında Vallis şerit greflerle panç greftleri kombine etmiştir. 1965 yılında Fleming iki taraflı frontotemporal olepsiyi üçgen şeklinde saçsız alanı çıkartarak rotasyon fleplerini tanımlamıştır.

1971 yılında ise Coiffman kare şeklinde skalp grefleri devreye sokmuştur. 1984 yılına gelindiğinde goku genişletilerek geniş skalp defektleri tedavi edilmeye başlanmıştır. Son yıllarda mikrocerrahi yöntemleri kullanılmaya başlanmıştır. Daha önce kullanılan yöntemler oldukça zor ve ağır operasyonlarken son yıllarda geliştirilen yöntemlerle daha hafif, komplikasyon riski olmayan ve doğal görüntü oluşturan teknikler ortaya koymuştur:

Kafa Derisi Gerdirme 


Bu yöntem kafa derisindeki açık alanın küçültülmesi amacıyla uygulanır. Tek başına uygulanan bir yöntem olmaktan çok, saç ekimi ameliyatından önce kullanılan bir yöntemdir. Lokal aneztezi ile uygulanan bu yöntemde tepe bölgesindeki açık alandan bir parça çıkarılır. Böylece açık alan azalır. Açık alanı yeterince küçültebilmek için 3-5 ay aralarla bir kaç defa tekrarlanmalıdır. Alan yeterince küçülünce kalan bölgeye saç ekimi yapılır. 

Kafa Derisi Esnetme / Çektirme 


Ekspender yardımıyla saçlı bölgenin kafa derisi genişletilir. Daha sonra açık alan çıkartılarak genişletilen saçlı bölge karşılıklı olarak dikilir. Bu yöntemde kafa derisine yerleştirilen balonlar zaman zaman belli aralıklarla şişirilir. Bu iştenmeyen bir görünüm oluşturabilir. 

Flep Yöntemi 


Bu yöntem ile dökülme olasılığı az olan bölgeden bir parçanın kaldırılarak damar yapısı bozulmadan ve tamamen bağlantı koparılmadan açık alana tranferi yapılır. Flepin damarlanması çok önemlidir gerekirse dopler ile damarın yeri ve seyri tespit edilmelidir. Flep teknolojisi Juri tarafından ilk defa 1981 yılında Tempero-Parieto-Oksipital bölgeden alınan bir Flep ile uygulanmıştır. Genellikle 4cm eninde 25 cm uzunluğundadır. Flepin dolaşımını superficial temporal damar sağlar. Doğal olmayan bir görüntü ve dikiş izlerinin belirgin olması nedeniyle çok kullanılan bir yöntem değildir. 

Makrogrefting Yöntemi 


Kafa derisinin arka bölgesinden alınan bütün flep 15-20 saç teli bulunan makrofleplere bölünür ve açık bölgeye nakledilir. Doğal olmayan bir sonuç ortaya çıktığından artık çok sık olarak kullanılmamaktadır.


CERRAHİ OLMAYAN TEDAVİLER

A. Cerrahi Olmayan Saç Ekleme Yöntemleri


Cerrahi olmayan saç ekleme yöntemleri farklı adlar alabilir: peruk, tepe saçı, saç eklentisi, saç protezi, saç dokuması, saç sistemleri vs. Bu malzemeleri varolan saçlara ya da kafa derisine tutturmak için kullanılar çeşitli yöntemler mevcuttur: 


1. Varolan Saça Ekleme: Eklenecek saç malzemesinin varolan saçlara sıkıca bağlanması esasına dayanan tekniğe genel olarak saç dokuması denir. Kişinin kendi saçı uzamaya devam ettiğinden ekleme saç birinci hafta sonunda gevşemeye başlar. Dolayısıyla bu tür peruklar altı-sekiz haftada bir yeniden sıkılaştırılmalıdır. 


2. Deriye Yapıştırma: Saç sistemi kafa derisine iki taraflı bantlar veya özel yapıştırıcılar yardımıyla yapıştırılabilir. Bu tekniğin temel problemi peruğun kolayca çıkabilmesi ve sosyal açıdan can sıkıcı durumlara yol açabilmesidir. Ekleme saç sistemleri kullanılırken hijyene çok dikkat edilmelidir

B. Yapay Saç Telleri ve Sew-On'lar


Bu iki yöntem, yol açtıkları ciddi komplikasyonlar ve taşıdıkları riskler nedeniyle cerrahi olmayan diğer saç ekleme yöntemlerinden ayrılırlar. Sew-On olarak anlandırılan sistem peruğun saçsız deriye cerrahi dikişle tutturulmasından ibarettir. Bu yöntem A.B.D.’de ve pek çok gelişmiş ülkede yasaklanmıstır. Çünkü kafa derisine uygulanan cerrahi dikişlerin deride kronik enfeksiyona ve abselere yol açma riski çok yüksektir.Yapay saç telleri de benzer riskler taşıdığından, A.B.D.’de yasaklanmıştır. Bu yöntem demetler halindeki yapay saç tellerinin saçsız kafa derisine ekilmesini içerir. Bu saç tellerinin deri seviyesinde kırıldığı ve çok sık kronik enfeksiyonlara yol açtığı görülmüştür. 

C. Saç Seyrelmesini Kamufule Eden Kozmetik Yöntemler


Saç kesme stili: Kısa saçlar daha gür görünür. 
Saçı açık bir renge boyamak: deri ile saç arasindaki kontrastı azaltır. 
Sprey, krem veya toz: sprey, krem veya toz halinde satılan bazı kozmetik ürünler saçın altındaki deriyi boyayarak, saçla arasındaki kontrastı azaltmaktadirlar. 

D. Peruk, Protez ve Suni Saç


Uygulama, Teşhis ve Açık Alanın Belirlenmesi: 


1. Mevcut dökülen alan ve dökülmesi muhtemel alanın kalıp halinde krokisinin alınması. 
2. Uygulanacak sisteme göre protez tipinin belirlenmesi 
3. Saç örneği ve kalınlık analizi yapılması 
4. İstenilen yada olması arzulanan kullanma şeklinin belirlenmesi... 


Saç protez sistemi yukarıdaki şartlar göz önüne alınarak yaklaşık 5 ile 6 hafta zarfında hazırlanan saç protezi 1-1,5 saatte açık alına yerleştirilir. Saçsızlığa çare olarak görüne bir diğer yöntem olan peruk ve protez; saçların uzun ve yorucu bie bakım gerektirmesi, her bakım sonrası mevcut olan saçların zarar görmesi ve bu bakımların ömür bozu yapılması gerekliliği, protezin belli bir süreden sonra tekrar yenilenmesi zorunluluğu, cildin hava temasının kesilmesi yada azalması sonucu oksijensiz kalması, saçlı derinin temizlik işlemlerinin yapılamaması, protezlerde kullanılan yapışkan türevindeki madderlerin cilde verdiği zarar, cildin enfeksiyon kapme riski ve suni saçlarda ise vücudun bu yabancı maddeye gösterdiği reaksiyon sonucu suni saçların tamamının döküleceği ve enfeksiyon riskleri bu yöntemlerin kalıcı bir çözüm olmadığını ispatladı.



Saç Dökülmesinin Diğer Nedenleri

Vitamin eksikliği saç dökülmesinde belirleyici bir rol oynayabilir ancak saçlar pek çok farklı nedenlerden de dökülmeye başlayabilir. Bunların başında hormonal değişiklikler, saç derisi enfeksiyonları, kalıtsal nedenler, çeşitli ilaçlar, yetersiz saç bakımını sayabiliriz. Ani ve aşırı saç kaybı yaşarsanız bunun nedenini belirlemek için mutlaka bir uzmanla görüşün. Saç dökülmesinin nedenine bağlı olarak tedavisi değişiklik gösterebilir.


E Vitamininin Görevleri

E vitamininin ana görevi, serbest radikallere karşı hücre yapısını korumaktır ve bunu bir antioksidan olarak gerçekleştirir. Ayrıca bağışıklık sistemini bakteri ve virüslere karşı destekler, kılcal damaları açık tutarak pıhtılaşmayı engeller. E vitamini eksikliğinde en sık görülen belirtiler kaslarda güçsüzlük, görüşte bozukluklar, yürürken yaşanan dengesizliklerdir. Kronik E vitamini eksikliği karaciğer ve böbreklerde sorunlara neden olabilir.

E Vitamininin Saça Faydaları

Sağlıklı saçlar için hücre bütünlüğü gerekir ve E vitamini saç foliküllerinde bulunan hücrelerin zarar görmesini önler. Saç folikülü hücresinin zarar görmesi saçların dökülmesi ve sağlığını kaybetmesine yol açan faktörler arasındadır.
18 yaş üstü yetişkinler için tavsiye edilen günlük E vitamini dozajı 22.4 IU’dur. Bu yaklaşık olarak 15 mg’a denk gelir. ayçiçek yağı, fındık, yeşil sebzeler ve bazı zenginleştirilmiş kahvaltılık tahıllar ile meyve sularından gerekli miktarda E vitamini alabilirsiniz. E vitamini eksikliğinde besinlere destek için E vitamini içeren multivitamin takviyeleri kullanabilirsiniz. Ancak bu vitamin desteklerinin bazı yan etkileri olabileceğini unutmayın ve kullanmaya başlamadan önce doktorunuza danışmanız tavsiye edilmektedir. Fazla miktarda E vitamini kanama riskini arttırabilir.

Çinko Eksikliği ve Kadınlarda Saç Dökülmesi

Kadınlarda saç dökülmesi erkeklerde olduğu gibi hormon dengesizlikleri, bazı ilaçlar, çeşitli hastalıklar, hızlı kilo kaybı, stres, vitamin ve mineral eksiklikleri nedeniyle yaşanabilir. Bu nedenlerden bazıları tamamen engellenemez ancak yetersiz beslenme nedeniyle meydana gelen, çinko gibi minerallerin eksikliği sonucu oluşan saç dökülmesi durdurulabilir.

Çinkonun Fonksiyonu

Çinko diğer pek çok mineral gibi hücrelerin işlevini yerine getirebilmesi için gereklidir. Ayrıca metabolizma ve bağışıklık sisteminin düzgün çalışması, yaraların iyileşmesi, protein sentezi, büyümeye katkıda bulunmak gibi önemli görevleri vardır. Eksikliği durumunda saç kaybı, büyümenin yavaşlaması, bağışıklık sisteminin zayıflaması, aşırı kilo kaybı görülebilir.

Günlük olarak tüketilmesi önerilen çinko miktarı yetişkin erkekler için 11 mg, kadınlar için 8 mg, hamile kadınlar için 11 mg ve emziren kadınlar için 12 mg’dır. Çinko eksikliği yaşıyorsanız doktorunuza danışarak sizin kullanmanız gereken dozaj hakkında bilgi alabilirsiniz. Deniz ürünleri, et, kümes hayvanları, süt ürünleri, fındık ve baklagiller iyi birer çinko kaynağıdır.

Çinko eksikliği dışında demir, protein ve diğer vitamin ve mineral eksiklikleri de saç dökülmesine, saçların zayıflamasına yol açabilir. Ani ve nedensiz olduğunu düşündüğünüz saç dökülmesinin altında yatan nedeni öğrenmek için doktora giderek gerekli testleri yaptırmalısınız.



Hızlı Kilo Vermenin Saça Zararları

Çok hızlı kilo vermek, aynı önemli bir ameliyat ya da hastalık gibi vücudu fiziksel strese sokar. Bunun sonucu olarak cilt, tırnak ve saçların görünümü değişebilir. Eğer uygun bir diyet listesini takip etmeden ve vücudun çalışabilmesi için gerekli vitamin, protein, yağ, karbonhidrat ve mineralleri tam almadan hızlı kilo verirseniz saç telleriniz incelecek, saç kökleri zayıflayacak ve uçlardaki kırılmalar artacaktır.

Bir diyet ya da hastalık nedeniyle kısa sürede kilo kaybetmek, saçların aşırı dökülmesine de sebebiyet verebilir. Saç folikülleri yeterince beslenemez ve kökler zayıfladığı için dökülme artar. Ancak en büyük değişiklik saç tellerinin kalınlığında yaşanır. Yetersiz beslenme sonucu saç telleri incelir ve saçlarınız daha seyrek görünmeye başlar.
Hızlı kilo kaybı ile birlikte yaşanan saç dökülmesi, eğer köklerde kalıcı bir hasar oluşmadıysa geçicidir ve normal beslenme düzenine geri dönüldüğünde saçlarda zaman içinde eski sağlığına kavuşur. Ancak bu dönem aylar alabilir ve sabırlı olmak gerekir.


Kilo Verirken Saç Sağlığını Korumak

Sadece saçlarınız için değil genel sağlığınız açısından da çok kısa sürede aşırı kilo kaybı vaat eden diyet listelerinden uzak durun. Bu tip düşük kalorili diyetler sağlığınız için gereken besin değerlerini alamamanıza yol açar. Ayrıca bu çeşit sağlıksız diyetlerle verilen kilolar aynı hızla geri alınır. Beslenmenizde, protein ağırlıklı gıdaları seçin ve bol bol farklı renklerde sebze, meyve tüketin. Yine bu dönemde multivatin ve mineral takviyeleri ile vücudunuzu güçlendirebilir, saç sağlığınızı koruyabilirsiniz.



Yetersiz Beslenme ve Beyazlayan Saçlar

Eğer saçlarınız beklediğinizden daha erken beyazlamaya başladıysa bazı vitamin ve mineralleri eksik alıyor olabilirsiniz. Örneğin B12 vitamini eksikliği çocuklarda dahi saç beyazlamasına neden olabilir. Folik asit eksikliği ise proteinin vücut tarafından işlenmesinde sorunlara yol açarak saçların erken beyazlatabilir. Erken saç beyazlamasını engellemek için tavsiye edilen diğer vitamin ve mineraller ise biotin, çinko ve inositol’dür. Bunları günlük beslenme programınıza ekleyerek kötü beslenme nedeniyle oluşan erken beyazlamadan korunabilirsiniz.

Saç folikülleri pigment hücreleri içerir ve bu pigment hücreleri saça rengini veren melanin adlı kimyasalın üretiminden sorumludur. Melanin aynı zamanda cildinize rengini veren bir maddedir. Yaş ilerledikçe pigment hücrelerinin sayısı azalmaya başlar ve saç telleri grileşir. Bu süreç genellikle ailenizden size kalan genetik mirasla belirlenir. Düzenli bir yaşam, vitamin ve minerallerin tam olarak alındığı bir beslenme programı bu süreci yavaşlatabilir. Bazı vitamin ve minerallerin eksikliği saç sağlığı üzerinde diğerlerine oranla daha etkilidir.

B6 Vitamini: B kompleks vitaminleri arasında yer alan B6 vitamini yumurta sarısı, sakatat, sebzeler ve tam tahıllı gevreklerde bol miktarda bulunur. B6 vitamini eksikliğinin belirtileri arasında saç beyazlaması da bulunmaktadır. Çünkü B6 vitamini saç hücrelerinin melanin üretimine yardımcı olur. B6 bakımından zengin sebzeler arasında ilk sıralarda ıspanak, kuşkonmaz, patates, bezelye, karnabahar, kırmızı dolmalık biber, brokoli ve havuç gelmektedir.

Biotin: B vitaminleri ailesinden olan biotin eksikliği saçların erken beyazlaması nedenleri arasında gösterilmektedir. Karaciğer, yumurta sarısı, bira mayası, pirinç, kepekli tahıllar ve sütte bol miktarda bulunan biotin eksikliğinin saç dökülmesine yol açtığı bilinmektedir. Uzmanların günlük olarak tavsiye ettiği tüketim miktarı 150 mg’dır. Biotin, keratin üretimini tetikleyerek saç dökülmesi ve saç beyazlamasını yavaşlatabilir.

B5 Vitamini: Diğer adı pantotenik asit olan B5 vitamini eksikliği beklenmeyen ve erken saç beyazlamasının nedeni olabilir. Sakatat, yumurta sarısı, kepekli tahıllar B5 vitamini açısından zengindir ancak sakatat etleri ve fazla miktarda yumurta sarısı kolesterolü yükseltebileceğinden dikkatli tüketilmelidir. Bunlar yerine günlük beslenmenize süt, pirinç ve tam tahıllı gıdaları eklemek daha doğru olacaktır.
Saçın Yumuşak Olması İçin Dikkat Edilmesi Gerekenler

Saç güzelliği içerden dışarı doğru gelir ve ancak bu şekilde kalıcı sonuçlar elde edebilirsiniz. Yani eğer doğru beslenmiyorsanız almanız gereken vitaminleri almıyorsanız, sigara kullanıyorsanız, içmeniz gerekenden az su içiyorsanız, stresi kontrol edemiyorsanız ve düzensiz uyuyorsanız saçlarınızın güzel olması için kozmetik ürünler kullanmanız yeterli olmayacaktır. Bu tip saçı yumuşatan, parlatan ürünler size sadece 1-2 gün kazandırır ve saçınız tekrar eski solgun haline geri döner. Saçın yumuşak olması için atmanız gereken ilk adım beslenmenizi gözden geçirmek ve gerekiyorsa düzenlemektir. E, B12 ve C vitamini gibi saçı besleyen antioksidan vitaminler saç sağlığı için oldukça önemlidir. Bu vitamini farklı renklerde meyve ve sebzeler yiyerek alabilirsiniz. Ayrıca gün boyu içtiğiniz suya mutlaka dikkat edin. Beslenme şekliniz sadece saçlar için değil aynı zamanda cilt bakımı içinde çok önemlidir.

Saç deriniz aşırı yağlı değilse saçınızı her gün şampuanlamanıza gerek yok. Saçları her gün şampuanlamak saç derisini kurutur. Saçınızı gün aşırı yıkamak doğal yağını korumasını ve saç tellerinin yumuşak kalmasını sağlar.

Duştan çıktıktan sonra saçlarınızı ıslakken sık bir fırça ile fırçalıyorsanız bu alışkanlığınızı bırakın. Sert fırçalar özellikle saç ıslakken saç köklerini zorlar ve kırıkları arttırır. Bunun yerine havluyla fazla suyu alıp geniş dişli bir tarakla tarayın.

Saçların yumuşak olması için bir diğer önemli nokta ise saç maşasının doğru kullanımıdır. Saçı kurutan bu tip cihazlar saçın sertleşmesi ve kırılması nedenleri arasında ilk sıralarda gelmektedir. Bu cihazları olabildiğince az kullanmak en doğrusu ve kullanmadan önce mutlaka saçı ısıya karşı koruyan silikon, termal saç spreyi sıkın.

Yaz aylarında güneşe çıkarken şapka takmak saçın ve saç derisinin aşırı kurumasını önler ve saçın nemini korur. Ayrıca bu aylarda saçlar için özel olarak üretilen koruma faktörlü saç kremlerini kullanabilirsiniz.

Son olarak; Saçın yumuşak ve parlak olması için doğal yağlardan faydalanabilirsiniz. Argan yağı, papatya yağı, badem yağı gibi doğal yağlar saç derisini besler ve saç tellerini yumuşatır. Sitemiz de doğal yağlarla saç bakımı ve saç bakımında kullanılan yağlar hakkında pek çok yazı bulabilirsiniz.

Beyazlayan Saçlara Çözüm

İlk olarak şunu söylemeliyim, beyazlayan saçlara çözüm olarak mucize bir bakım yöntemi veya ilaç bulunmuyor. Saçların beyazlamasındaki en büyük etken, aynı saç dökülmesinde olduğu gibi genetik faktörler. Kalıtsal nedenler dışında kalan %5’lik oran ise kişinin uzun dönem strese maruz kalması, bazı vitamin eksiklikleri ve çeşitli hastalıklar sonucunda görülüyor. Saçlarınız vücudunuzda herhangi başka bir belirti olmadan beyazlıyorsa bunun nedeni %99 genetik mirasınız ve yaş almanızdır. Ancak bazı doğal ürünleri kullanarak beyazlama sürecini yavaşlatabilir ve saçlarınızın daha sağlıklı olmasını sağlayabilirsiniz.

Bazı markalar ve ilaç üreticileri tersini iddia etse de beyazlamış saç telinin eski rengine tekrar kavuşmasını sağlayan bir ilaç veya yöntem şu gün itibariyle bulunmuş değil. Genel olarak kullanılan yöntemler geçici saç boyaları, kına benzeri organik saç renklendiriciler ve kalıcı kimyasal saç boyasından başka bir şey değil.

Beyazlayan Saçlara Doğal Çözümler

Başta da söylediğimiz gibi doğal veya ticari ürünler beyazlayan saçlarınızın tekrar eski rengine dönmesini sağlamaz ancak bazı doğal yöntemlerle saç beyazlamasını yavaşlatan sonuçlar elde edebilirsiniz. Bu doğal yöntemler ve kullanılan ürünler hakkında bilgi vermeye çalışacağım.


Adaçayı: Adaçayı ile hazırlayacağınız durulama suyunu kullanarak saçların beyazlamasını bir miktar yavaşlatabilirsiniz. Aynı çay demler gibi 2 bardak kaynamış suya 2-3 çay kaşığı adaçayı atarak 10-15 dakika kadar demleyin. Daha sonra süzüp soğumaya bırakın. Bu karışımla saçlarınızı ıslatın ve kurumaya bırakın. Tamamen kuruduktan sonra ılık suyla tekrar durulayabilirsiniz.



Lor ve Karabiber: Bu uygulama en iyi etkiyi koyu siyah ve kahve saçlarda gösterir. 10 gram lorla 1-2 gram karabiberi iyice karıştırın ve saç derinizde özellikle beyazların daha çok olduğu bölgelere sürün. Karışımı 1 saat beklettikten sonra normal şampuanla yıkayabilirsiniz. Uygulamayı haftada 1 kez yapmanız yeterli olacaktır.


Kına: Kumral ve kızıl saçlardaki beyazların görünümü azaltmak için kına kullanabilirsiniz. Üstelik kına, ağır kimyasallar içeren saç boyaları gibi saçınızı yıpratmaz.




Altın Çilek ve Mango Tohumları: Hazırlaması kolay bu maske ile beyazları bir kaç ton koyulaştırabilirsiniz. Bektaşi üzümü olarak da bilinen altın çilek ve mango tohumlarını eşit miktarda kullanarak karıştırın ve beyazların bulunduğu bölgeye uygulayın. Kurumasını bekledikten sonra suyla durulayabilirsiniz. Bu maske haftada 1 kez kullanılabilir.

Saçın ve Saç Derisinin Temiz Olması Önemli

Koparak dökülmelerin ve kepeğin başlıca nedeni saç derisinde kalan jöle, köpük gibi saç bakım ürünlerinden kalan artıklar, toz ve yağ nedeniyle tıkanan saç kökleridir. Bu nedenle saç derisinin her zaman temiz olmasına dikkat edin. Eğer saç kökleri kirden dolayı tıkanırsa saç telleri zayıflar, koparak dökülmeler artar ve saçınız donuk görünür.

Saçı ve saç derisini temizlemek için doğal saç bakımı rutinine ekleyebileceğiniz 2 basit uygulama var. İlki haftada 1-2 kez saçı sirkeli suyla durulamak. Bunun için 2-3 litre suya 1 su bardağı sirke ekleyin ve saçınızı şampuanladıktan sonra bu suya durulayın. Sirke saç ıslakken koku yapabilir ancak saç kurudukça bu koku hafifler. Kokudan memnun değilseniz sıralamayı tersine çevirebilirsiniz. Yani önce saçınızı sirkeli suyla ıslatabilir daha sonra şampuanlayabilirsiniz. Sirkeli su saçı temizlemeye ek olarak saça hacim ve doğal bir parlaklık verir.

İkinci uygulama ise karbonatla yapılan saç terapisi. 3 yemek kaşığı karbonatı 2 litre suyla karıştırın ve sirkede olduğu gibi saçınızı bu suyla durulayın. Karbonat saç ve saç derisinde kalan artıkları temizlerken saç derisinin pH değerini dengeleyerek saçı yıpratan cilt hastalıklarına karşı koruma sağlar.


Saçınızı Çok Sık Yıkamayın..!

Saçları her gün yıkamak zararlı olmayabilir ancak her gün bol miktarda şampuan kullanmanın bazı zararları olabilir. Bunların başında saç derisinin kuruması, saçın nemini kaybetmesi ve kırılmaya yatkın hale gelmesi sayılabilir. Ancak bazı durumlarda, hava kirliliğinden, çalışılan ortamdan veya saçın cinsinden dolayı sık sık şampuanlamak gerekebilir. Bu gibi durumlarda bir kaç noktaya dikkat ederek saçınızın sık yıkamadan dolayı göreceği hasarı en aza indirebilirsiniz. Saçınızı haftada 1-2 kez yıkamanız yeterli. Çok yağlanıyorsa her iki yıkama arasında kuru şampuan kullanabilirsiniz

Saçları Yıkarken Dikkat Edilmesi Gerekenler…

Eğer saçlarınızı sık olarak şampuanlıyorsanız öncelikle şampuanınızı seçerken dikkat etmelisiniz. Şampuanın bol köpürmesi her zaman kalitesini göstermez. Bazı şampuanlar çok fazla köpürmeden de saçlarınızı temizleyebilir. Ayrıca saç ve saç derisinin kurumaması için nemlendirici özelliği bulunan şampuanlardan birini seçmenizi öneririm. Aslında yağlı saç kuru saça nazaran her gün yıkamaya daha dayanıklıdır ancak saç cinsiniz ne olursa olsun şampuanınız nemlendiricili olmalı.

Saçlarınızı şampuanladıktan sonra nemlendirici kullanmak şampuanın kurutucu etkisini azaltmanıza yardımcı olabilir. Eğer saç telleriniz inceyse losyon tarzı nemlendirici kullanabilirsiniz. Normal saçlarda hemen hemen tüm nemlendiriciler kullanılabilir. Kıvırcık saçlarınız varsa sprey nemlendiriciler ideal olabilir. Saçlarınız yağlıysa nemlendiriciyi saç telinin orta kısmından köküne doğru sürün. Uçlara nemlendirici sürerseniz gün içinde saç teline ağırlık yaparak saçlarınızın sönük görünmesine neden olabilir.
Çok sık şampuanlanan saçlar için bir diğer öneri ise haftada bir kez sıcak yağ bakımı yapmaktadır. Sıcak yağla hem saç derinizi hem de saç tellerini yumuşatabilirsiniz. Bunun için zeytinyağını hafif ılıttıktan sonra parmak uçlarınızla saç derinize masaj yapın ve kalan yağı dipten uçlara doğru eşit miktarda sürün. Yağın iyice işlemesi için başınıza ılık bir havlu veya streç film sararak 1-2 saat bekletin. Eğer saçlarınız çok yıprandıysa bu uygulamayı gece yatarken yapıp, saçlarınızı sabah hafif bir şampuanla yıkayabilirsiniz.

Çok Sıcak Suyla Yıkanmayın

Saç derisinde üretilen yağın fazlası belki kötü ancak saç derimizin ve saç tellerinin bu yağa ihtiyacı var. Eğer bu yağı tamamen ortadan kaldırırsanız çok çabuk kırılan, kuru ve donuk görünen saçlarınız olur. Çok sıcak suyla yıkanırsanız saç derisinde bulunan bu yağ tamamen ortadan kalkar. Belki 15 günde birçok sıcak suyla yıkanmanın bir zararı olmaz ancak haftada 2-3 kez saçlarınızı sıcak suyla şampuanlıyorsanız bir süre sonra saçlarınız kuruyacaktır. Soğuk suyun sıcak suya göre bir diğer avantajı da saç derisindeki kan dolaşımını arttırarak canlılık vermesidir. Saç derisindeki kan miktarı arttıkça saç kökünde bulunan hücrelere giden oksijen miktarı da artar. Ne kadar çok oksijen o kadar iyi.

Uzun Saç Nasıl Yıkanmalı?

Uzun saç yıkanmalı garip bir yazı başlığı olarak görünebilir, çünkü saçların nasıl yıkanacağının saçın uzunluğuna bağlı olmadığı düşünülebilir; ancak uzun saçlar kısa saçlara göre daha özenli bir yıkama ve bakım gerektirir. Saçlar ne kadar uzun olursa, saçın yumuşak olmasını ve çevresel faktörlerden korunmasını sağlayan, saç derisinde üretilen yağ saç teli uçlarına o kadar zor ulaşır. Bir süre sonra kuruyan uçlar kırılmaya başlar ve saçlar solgun ve kabarık görünür. Bu nedenle saçlarınızı yıkarken saç derinizi kurutmamaya özen göstermelisiniz.


Saçı Güneşten Korumanın Önemi

Saçımız da cildimiz gibi güneşin zararlı UV ışınlarına karşı korumasızdır. Güneş saç tellerini ve saç derisini kurutarak saçı cansızlaştırır ve kurumasına, rengini kaybetmesine neden olur. Güneşin bu olumsuz etkilerini önlemek için yüksek koruma faktörlü saç kremi kullanın veya şapka takın. Gözlerimizi güneş gözlüğüyle, cildimizi yüksek koruma faktörlü kremlerle korurken saçlarımızı güneşin zararlı ışınlarına karşı korumasız bırakmak doğru değil. Çünkü hem sıcak, hem UV ışınları saçı çok çabuk kurutur. Başlarda “plaj saçı” modelinin havalı olduğu düşünülebilir ancak 1 hafta boyunca saçınızı korumadan uzun süre güneşte kalırsanız yaratacağı olumsuz etkileri gidermek için 1-2 hafta uğraşmanız gerekebilir. Bu nedenle mutlaka tedbirinizi alın.

Not: Saçınız güneşten yıprandıysa şu bakım maskesini uygulayabilirsiniz. 2 yemek kaşığı balı 1-2 yemek kaşığı zeytinyağı ve 1 yumurtanın akıyla iyice karıştırıp saçınıza sürün. 20 dakika bekletip hafif bir şampuanla yıkayın ve iyice durulayın.

Saç İçin Güneş Koruyucu Ürünler

Saçınızı güneşten cildinizi ve gözlerinizi koruduğunuz gibi korumalısınız çünkü güneşin zararlı UV ışınları saçı yıpratır, kırıkların armasına ve saçın kuruyarak solgun görünmesine neden olur. Saçınızı güneşli yaz aylarında da sağlıklı, parlak, hacimli ve nemli tutmak istiyorsanız bu aylarda daha sıkı bir bakım rutini uygulamanız gerekebilir. Ben size saç için güneş koruyucu ürün olarak tek bir ürün önermeyeceğim çünkü sadece 1 ürünle güneşin zararlarından korunmak pek mümkün değil. Bunun yerine saçınızı korumanız için şampuandan bakım kremine kadar farklı ürünler hakkında kısa bilgiler vermeye çalışacağım. Bütçenize göre bu ürünleri hangi markadan alacağınıza karar verebilirsiniz.

Saçları Güneşten Korumanın Yolları

Şampuan: Öncelikle iyi bir şampuan seçmelisiniz. Deniz ve güneşten kurumuş saçlarınızı ve saç derinizi daha da kurutacak bir şampuan durumu kötüleştirebilir. Bunun yerine organik şampuan kullanabilirsiniz. Saçı besleyici özelliği bulunan argan yağı içeren şampuanlar saçı yumuşatmak ve nemlendirmek için iyi bir seçim olabilir.

Bakım Kremi: Bakım kremi alırken saçınızın rengini koruyucu özellikte olanlardan almanızı öneririm çünkü güneşle birlikte saç renginiz bir kaç ton açılabilir. Tabii bu seçim meselesi belki de saç renginizin açılmasını tercih ediyorsunuzdur. Koruyucu bakım kremi saç teline tutunarak güneşe karşı bir kalkan görevi görür. Sadece saçın rengini değil yumuşaklığını da korur.


Nemlendirici Krem: Keratin içeren nemlendirici saç kremleri güneşin kurutan etkisini hafifleterek saç tellerini kırılmalara karşı korur ve gün içinde parlak görünmelerini sağlar. Bu kremler aynı zamanda saça daha kolay şekil vermek için idealdir.


Serum: Yaz aylarında belirli aralıklarla saçlarınıza serum bakımı yapmanızı öneririm. Bu sayede güneş saçınıza zarar vermeden tedbir almış olursunuz. Serum seçiminde ise yine doğal yağlar içeren ürünleri tercih edebilirsiniz. Kullandığınız bir serum markası varsa yaz aylarında serum bakımını sıklaştırabilirsiniz.


Doğal Yağlar: Doğal yağların yumuşatıcı, koruyucu etkisi güneşli günlerde daha da önem kazanır. 10 günde bir saçlarınıza yağ bakımı yaparak güneşten etkin korunma sağlayabilirsiniz.


Havuz Sonrası Saç Bakımı

Yüzmeyi seviyorsanız saçlarınız için havuz öncesi ve sonrası doğru bakımı yaparak, klor ve diğer havuz kimyasallarının kötü etkilerinden koruyabilirsiniz. Havuz veya deniz suyunun saçlarda yarattığı olumsuz etkilerin en önemlileri, saçların kuruması ve kırıkların artmasıdır. Önemli olan havuza girmeden önce saçlarınıza biraz vakit ayırmak ve havuzdan çıktıktan sonra kaybettiği doğal yağı kazandıracak doğal saç maskelerini uygulamak.

Havuza Girmeden Önce

Havuza girmeden bone takmanız saçlarınız açısından en iyi korumayı sağlayacaktır. Eğer bone kullanmaktan hoşlanmıyorsanız duşta saçlarınızı iyice ıslatın çünkü kuru saç ıslak saçtan daha fazla kimyasal emer. Islattıktan sonra nemlendirici bir saç kremi kullanarak saç tellerini ekstra korumaya alabilirsiniz.

Havuzdan Çıktıktan Sonra

Havuzdan çıkar çıkmaz saçlarınızı yıkayın. Nemlendirici özelliği bulunan bir şampuan ve bakım kremi ile saçlarda kalan klor artıklarını iyice temizleyin. Saçın doğal yağını koruması için haftada 2-3 kereden fazla şampuanlamak tavsiye edilmez. Eğer her gün yüzüyorsanız gün aşırı şampuanlayın ve şampuan kullanmadığınız günlerde sadece nemlendirici kremle yıkayın. Saç derisini de iyice yıkamayı unutmayın. Eczanelerde veya büyük kozmetik marketlerde yüzücüler için özel olarak üretilen şampuanlardan bulabilirsiniz.

Her ne kadar gereken tedbirleri alsanız da havuz suyu saçlarınızı bir miktar kurutacaktır. Bu kuruluğu almak için haftada 2 kez zeytinyağı maskesi uygulayabilirsiniz. Zeytinyağı maskesi için saçlarınızın uzunluğuna göre belirlediğiniz miktar zeytinyağını kısık ateşte ılıtın ve parmak uçlarınızla kökten uçlara sürün. Saçlarınızı başınızın üstünde toplayıp bone ya da havluyla sarıp 20 dakika bekletin. Hafif bir şampuan ve ılık suyla yağı saçlarınızdan çıkartabilirsiniz.


Saçınızı Doğal Kurutun

Saç kurutma makinesi, saç maşası gibi aletler sık kullanıldıklarında saçı kurutur, koparak dökülmeleri artırır ve uçların daha sık kırılmasına neden olur. Yıkandıktan sonra evde oturacaksanız saçlarınızı havluyla çok fazla hırpalamadan olabildiğince kurutun ve doğal kurumaya bırakın. Saçınızı ıslakken kesinlikle fırçalamayın. Saç kurutma makinesi kullanacaksanız en azından en soğuk ayarında kullanmaya çalışın. Bunlara ek olarak kırıkları 5-6 haftada bir kesin.

Saç Derisine Masaj Yapmanın Önemi

Saç derisine yapılacak masaj gün boyu yaşanan stresi azalmanın yanı sıra kan dolaşımını arttırarak saç köklerine yeterli miktarda oksijen gitmesini sağlar. Saç köklerinin güçlenmesi ise, sağlıklı saçlar için atılması gereken ilk adımdır. Saç uzarken dökülme, dinlenme ve uzama olarak 3 faklı evreden geçer. Saç derisine masaj yaparak kan dolaşımını arttırmak, dinlenme ve uzama dönemi arasındaki zaman aralığını kısaltır. Böylece normal olarak yenilenmek için dökülen saçlar ile yeni çıkan saçlar arasında kalan süreçte saçlarınız hacmini kaybetmez.


Saç Derisine Masaj Nasıl Yapılır?

Saç derisine gün içinde parmak uçlarınızla masaj yapabileceğiniz gibi evde, besleyici özelliği bilinen zeytinyağı, tatlı badem yağı gibi yağları kullanarak da günlük olarak masaj yapabilirsiniz. Bu tip yağlar hem saç derinizi nemlendirecek hem de saçlarınızı yumuşatarak daha kolay şekil vermenize olanak tanıyacaktır. Tabii bu yağları kullanmanız şart değil, saçlarınızı her şampuanladığınızda, şampuanı saç derinize masaj yaparak sürmeniz de yeterli olabilir.

Saç derinize düzenli olarak masaj yaptığınızda saçların koparak dökülmelere karşı direnç kazandığını, uçların daha az kırıldığını göreceksiniz.


Yağlı Saçlar ve Bakımı

Saçların yağlanmasında, Hormon düzensizliği ile yağ bezlerinin gereğinden fazla çalışması, stres, kalıtsal etkenler, çevre kirliliği gibi nedenler başta gelmektedir.

Ancak en önemli neden, saçın derisinin aşırı sebum üretimidir. Aşırı sebum -yağ üreimiyle yağ bezleri saç köklerini tıkar ve aşırı saç kaybına ve kepeklenmeye seçenek açar.

Aşırı sebum üretiminin nedeni kalıtsal olabilir veya sağlıksız beslenme alışkanlıkları, ilaçlar ya da yanlış saç bakımından kaynaklanıyor olabilir. Sebum üretimi mevsim değişikliği, iklim değişikliği, hormon dalgalanmaları veya uzun süreli stresle değişebilir.

Fakat bu sebum üretiminin kötü olduğu anlamı gelmez. Saç köklerinde yer alan sebum adı verilen yağ yapıcı maddeler sayesinde saç kökleri, saç derisine daha çok yerleşmekte bu sayede saç dökülmesi önlenmektedir. Bunun yanı sıra güneş ışınlarına karşı da saç köklerinde oluşabilecek problemlerden de korumaktadır.

Saçın Yağlanmaması İçin İlk Yapılması Gerekenler…

İlk ve en önemli şey mutlak suretle sık yıkama yapılmamasıdır. Bu durum sebum üretimini tetikleyen en önemli şeydir. 

Bunula beraber yapılması gereken, yağlı saçlar için üretilen şampuanlar kullanmak ve saçları ılık suyla yıkamaktır.

Yıkama yaparken saç diplerinize hafifçe masaj yapın. Saçınızı şampuanladıktan sonra soğuk ya da ılık su ile durulayın.

Yüksek ısılı fönlerden ve maşa kullanımından kaçının. Unutmayın ki saç ısındıkça yağlanma süresi de hızlanacaktır.

Saçın Yağlanmasını Önleyen Tonik Tarifi;

Eğer saçlarınızın yağlanmaya başladığı yada zaten yağlı bir saç yapısına sahip olduğunuzu düşünüyorsanır bu tarifi yabana atmamalısınız.

B3 ve C vitamini ile saç tellerinin güçlenmesini sağlarken, Kükürt , Çinko oksit ve Laktik asitin  sebum üretimimn dengesizleşmesine neden olan durumunu kontrol atına alabilir ve zencefil-lavantanın anti oksidatif etkileriyle kalıcı sağlıklı bir saça ve saç saç derisine kavuşabilirsiniz.

Yağlı saçlar neler kullanmalı?

Kil, ardıç, limon, katran, yeşil çay, ısırgan otu, biberiye, adaçayı, lavanta içeren ürünlerle yağlı saçların salgı sorunu baskılanır. Yağ salgısı normale döndükçe saç derisi nefes almaya, saçlar daha sağlıklı duruş kazanmaya başlar.

Bakımda nelere dikkat edeceksiniz?

Şampuan sert kazıyıcı içerikli olmamalı.
Aşırı masaj yok. Yavaşça köpürtüp parmaklarla kafa derisini değil “saçları” köpürterek yıkayın.
Saç kremini kafa derisine sürmeden, sadece saçların ortasından uçlarına uygulayarak yıkayın.
Yağlı saçlar için üretilmiş saç kremleri kullanın.
Haftada bir iki kez saç derisini rahatlatan killi saç maskelerinden uygulayın.
Sakın sıcak fönle saçı kurutmayın. Yağ salgılarını tetikler.
Tonikler saç derisinin bakımı için etkin ürünlerdir. Aksatmadan kullanımı yüz güldürücü sonuçlar verir.

Yağlı, kepekli, kızarık, kuru ve kaşıntılı saç derisine ne yapılır?

“Hem yağlı hem kepekli” saçlar için de aynı bakım geçerlidir. Seçeceğiniz şampuanın ağır kimyasallar, sökücü maddeler değil, saç derisini yatıştırıcı ve yağ salgısını dengeleyici bitkisel içerik taşımasına dikkat edin. Kepekten arındırıcı saç maskeleriyle saç derisini sakinleştirin.

“Saçlarınız yağlı hem de saç diplerinde kaşıntı ve kepeklenme varsa” nedeni, genetik rahatsızlıklar, egzama, sedef, mikrobik hastalıklar yahut saçlı deri mantarları da olabilir. Bir dermatologa görünmekten sakınmayın. Bu tip sorunlarda saç kaybı da hızlanır ve sonradan üzülürsünüz. Teşhis konularak ürün seçilmelidir.

“Saçlarınız hem yağlı, hem kepekli, hem saç derisinde kızarıklıklar varsa” alerjik bir reaksiyon, egzama veya mikrobik durumda ortaya çıkan bir yangı söz konusudur. Trikoloji uzmanına ve dermatologa görünmeden seçimler yapmayın.

Saç boyaları sprey jöle seçerken alerjen özelliği olmayan ürünler seçmelisiniz. Hayatınızdan “kimyasalları” ve “stresi” çıkarmak için elinizden ne gelirse yapın! Mutlaka yarı yarıya sorun azalacaktır.

Not: Organik şampuanlar kimyasal tuz içermediğinden köpürme işlemini doğal tohum ve bitkilerle yapar. Bu sebeple çok bol köpük olmayacağını bilin. Köpüğün az olması “temizlemediği” anlamını taşımaz. Kimyasal tuz olmayınca, saçlar organik şampuandan sonra sert kalır. Bu sebeple mutlaka saç kremi kullanılmalıdır. Sağlıklı temizleme budur.


Kuru Saçlar ve Bakımı 

Saçların kuruması, yıpranması, kırılması yaşla birlikte oluşabileceği gibi kötü ve düzensiz beslenme alışkanlıkları, alkol, sigara kullanımı, kahve ve çayın fazla tüketimi ile stresin bir sonucu olarak ortaya çıkabilmektedir. Kuru saçlar için ister evde ister kuaförde bakım yaptırmanız bu gibi alışkanlıkları terk etmemeniz durumda kalıcı sonuçlar vermeyecektir.

Ayrıca kimyasal içeren saç şekillendirici jöle, köpük ve spreylerin sık kullanımı ile ısıyla çalışan şekillendirici, kurutucu cihazlar saçlarınızı çok yıpratır. Bu tip saç bakım ve şekillendirme ürünlerini mümkün olduğu kadar az kullanmalısınız.

Böyle zamanlarda kırıkların çoğalmasını önlemek, saçınızı yumuşatmak ve saçlarınıza parlaklık vermek için bakım maskeleri kullanabilir veya sıcak yağ bakımı yapabilirsiniz. Kuru saçlara evde saç bakımı için daha hızlı bir çözüm arıyorsanız farklı kozmetik markalarının saçları derinlemesine nemlendiren bakım serumlarından kullanabilirsiniz.

Saçlarınız çok kuruduysa, hesaplı ve doğal bir saç maskesi arıyorsanız mutfağınızdaki malzemelerden faydalanabilirsiniz. Üstelik doğal ürünlerle hazırlayacağınız maskeler içinde pek çok kimyasal madde bulunan ticari kozmetik ürünlerinden daha bile faydalı olabilir. Saç derisini ve saç tellerini nemlendirmek için zeytinyağı, badem yağı ve yumurta akıyla hazırlanan bakım maskelerini kullanabilirsiniz.

Kuru Saçlara Evde Saç Bakımı

Saçlarınız boya, maşa, deniz, güneş, hava kirliliği ve daha pek çok nedenden kuruyabilir ve ara ara kuruması normaldir. Böyle zamanlarda kırıkların çoğalmasını önlemek, saçınızı yumuşatmak ve saçlarınıza parlaklık vermek için bakım maskeleri kullanabilir veya sıcak yağ bakımı yapabilirsiniz. Kuru saçlara evde saç bakımı için daha hızlı bir çözüm arıyorsanız farklı kozmetik markalarının saçları derinlemesine nemlendiren bakım serumlarından kullanabilirsiniz.

Kuru Saçlar İçin Evde Bakım Önerileri

Doğal saç maskeleri veya sıcak yağ bakımı ile kuruyan saçlarınızı eski haline getirmeniz 1-2 haftanızı alabilir. Bu yöntemler hem ucuz hem de doğal olduğu için daha çok önerilmektedir ancak her zaman 1-2 hafta kuru ve soluk saçlarla gezmek istemeyebilirsiniz. Kuruyan saçları nemlendirmenin en çabuk yolu kuaförde yaptırabileceğiniz derinlemesine nemlendiren bakım uygulamasıdır. Bu bakım uygulaması sırasında genellikle doğal yağlarla (çay ağacı yağı, okaliptüs yağı, nane yağı gibi) saç ve saç derisinin yumuşaması sağlanır. Kuaför bakımından çıktıktan hemen sonra saçlarınızın daha yumuşak ve parlak olduğunu görebilirsiniz.

Gelelim esas konumuza. Peki, kuru saçlar için evde neler yapılabilir? Ben öncelikle sıcak yağ bakımını öneriyorum. Yapımı en kolay sıcak yağ bakımı için saçlarınızın uzunluğuna göre belirleyeceğiniz miktarda zeytinyağını cam bir kaseye koyun. Daha sonra bu kaseyi 3-4 parmak su koyduğunuz tencereye yerleştirin ve düşük ateşte, yağ ılıyıncaya kadar ocakta tutun. Ilık (çok sıcak olmamasına dikkat edin lütfen. Yağ 2-3 derece ısınsa yeterli) yağı parmak uçlarınızla saç derinize iyice yedirin. Kalan yağı dipten uçlara kadar saçlarınıza sürün. Saçlarınızı başınızın üstünde toplayıp ılık bir havluyla veya streç filmle sarın. Karışımın saç derinize iyice işlemesi ve saçlarınızı yumuşatması için 2-3 saat bekleyin. Daha sonra saçlarınızı günlük olarak kullandığınız şampuanla yıkayabilirsiniz.

Yağın sıcak kullanılmasının nedeni saç derisi tarafından çabuk emilmesini sağlamaktır. Yağı ısıtmadan, saçınızda bekleme süresini uzatarak aynı sonucu elde edebilirsiniz. Bu uygulamayı saçlarınız toplarlanana kadar haftada 2 kez yapabilirsiniz. Daha etkili bir karışım için 4-5 damla nane yağı ve 3-4 damla okaliptüs yağı ekleyebilir, zeytinyağı yerine Hindistan cevizi yağı kullanabilirsiniz.


Parlak Saçlar İçin Ne Yapmalı?

Saçlar; hava kirliliği, yetersiz beslenme, boya, maşa ve daha pek çok nedenden dolayı kuruyabilir ve parlaklığını kaybedebilir. Yaz aylarında ise parlak saçların en büyük düşmanları güneş ve deniz suyudur. Saçınızın parlaklığını kaybettiği durumlarda kısa sürede sonuç verecek bir çözüm arıyorsanız kuaförde derinlemesine nem sağlayan saç bakımı yaptırabilir veya evde kullanabileceğiniz bakım serumlarından alabilirsiniz. Diğer seçeneğiniz ise evde doğal ürünlerle yapabileceğiniz düzenli saç bakımıdır.

Parlak Saçlar İçin Doğal Çözümler

Beslenmeniz saçlarınızın sağlığı ve parlaklığı üzerinde oldukça etkilidir. Eğer vitamin ve mineral bakımından yetersiz besleniyorsanız zaman içinde saçlarınız kurur, kırıklar artar ve parlaklığını kaybeder. Yetersiz beslenmenin etkilerini cilt ve tırnaklarınızda da görebilirsiniz. Bunu önlemek için beslenme programınıza bol bol taze meyve ve sebze ekleyin. Ayrıca omega 3 yağ asitleri bakımından zengin balıklar ve E vitamini içeren besinler saçınızın kısa sürede doğal parlaklığına kavuşmasına yardımcı olur. Fındık, badem, keten tohumu gibi yemişler de iyi birer omega 3 kaynağıdır.

Saçlarınıza nazik davranın. Saçların daha fazla yıpranmaması için saç kurutma makinesi ve saç maşası kullanmayı bir süre bırakın. Banyodan çıktıktan sonra saçlarınızı havluyu çok sert bastırarak veya ovalayarak kurutmayın. Saçlarınızı ıslakken fırçalamayın. Tüm bunlar saçınızın yıpranmasına neden olan uygulamalardır.

Saçlarınızın doğal olarak parlaması için neme ihtiyacı vardır. Bu nemi ve yumuşaklığı sağlamak için düzenli olarak doğal yağlarla bakım yapabilirsiniz. Saçları nemlendiren ve yumuşatan, kuaförlerin en sık kullandığı yağların başında Hindistan cevizi yağı gelmektedir. Hindistan cevizi yağını parmak uçlarınızla saçlarınıza kökten uca sürebilirsiniz.

Ayrıca sıcak yağlarla yapılan saç maskesi hem saçınızın hem de saç derinizin yumuşamasını sağlayabilir. Çok kuru saçlar için haftada 2 kez kullanabileceğiniz sıcak yağ maskesi için bir miktar zeytinyağını 2-3 derece ılıttıktan sonra parmak uçlarınızla saç derinize ve saçınıza sürün. Saçlarınızı başınızın üstünde toplayıp sıcak havluyla sarın ve 2-3 saat bekleyin. Daha sonra günlük şampuanınızla saçlarınızı yıkayıp bol suyla durulayabilirsiniz.

Eğer saç parlatıcı kozmetik ürün satın almayı düşünüyorsanız içinde “silikon” bulunmayan ürünlerden almanızı öneririm. Çünkü silikon bazlı ürünlerde silikon zerrecikleri saç teline tutunarak saça ağrılık yapar ve gün içinde saçın modelinin bozularak saçların sönmesine neden olur. Bunun yerine daha “hafif” ve silikonsuz ürünleri kullanabilirsiniz. Ayrıca bu tip ürünleri saç telinin ortasından ucuna doğru sürün ve saç diplerine fazla inmeyin.

Saçın Yumuşak Olması İçin Neler Yapılabilir?

Parlak ve yumuşak saçlar elde etmek için saçınızda kullandığınız ürünleri dikkatli seçmeli ve kendinize saç bakım rutini oluşturmalısınız. Öncelikle saçta bulunan yağ genellikle “kötü” olarak kabul edilmesine karşın saçın yumuşak olmasında önemli bir rolü bulunur. Tabii burada aşırı yağlanmış saçlardan bahsetmiyorum. Saç derisinde üretilen yağın saç tellerinde belirli bir oranda olması saçın yumuşak, doğal parlaklığında ve dış etkenlere karşı korunaklı olmasında kilit bir rolü bulunur. Eğer çeşitli nedenlerle yağ üretimi azalırsa saçlarınız kurur, solgun görünür ve kırılmalar artar.



Saçların Çabuk Uzaması İçin Saç Derisinin Önemi

Saç bakımı saç köklerinden başlar. Saç tellerinin dokusu ne kadar iyi, ne kadar parlak olursa olsun saç köklerine gereken özeni göstermezseniz saçlarınız bir süre sonra zayıf ve donuk görünmeye başlayacaktır. Saç köklerini güçlendirmek için yapmanız gereken 3 şey var; birincisi saç derisini temiz tutarak bakteri, yağ oluşumunu engellemek, ikincisi düzenli masaj yaparak kan dolaşımını arttırmak, sonuncusu ise doğal yağlarla kurumasını engellemek. Bu 3 temel kuralı uygularsanız saç köklerini güçlendirip, cilt hastalıklarına ve kepeğe karşı koruma sağlamış olursunuz.

Çabuk Saç Uzatmak İçin Tavsiyeler

Saç, ayda 0.5 santim ile 2.5 santim arasında uzar. Aradaki fark genetik nedenlere bağlı olabileceği gibi, doğru saç bakımı ve doğru beslenme ile yakından ilgilidir. Yetersiz beslenme sonucu yaşanan vitamin eksiklikleri, sık sık saç boyatmak, saç kurutma makinesini düzenli olarak kullanmak gibi saçı yıpratan uygulamalar saçlarınızı istediğiniz zaman aralığında uzatmanızı engelleyebilir. Çabuk saç uzatmak demek, mucizevi bir ilaç alarak ya da bakım kürüyle saçların bir anda uzaması anlamına gelmiyor. Çabuk saç uzatmak, saça doğru bakım yaparak ve ihtiyaç duyduğu vitaminleri, mineralleri sağlayarak sağlığını korumak ve uzarken kırılmasını engellemektir. Bu adımlarla saçlarınız bakımsız saçlara göre daha çabuk uzayacaktır.

Saçların Çabuk Uzamasına Yardımcı Ürünler

Çabuk saç uzatmak için eczanelerde ve sağlık marketlerde satılan pek çok saç kozmetiği bulabilirsiniz. Bu ürünler dışında B kompleks vitaminleri, A ve C vitamini içeren multi vitamin takviyeleri saçların sağlıklı uzaması için size yardımcı olabilir. Bunlar dışında özellikle saç uzaması üzerinde olumlu etkisi bulunan vitamin ve doğal ürünler arasında beta-karoten, keten tohumu yağı, silis, ısırgan otunu sayabiliriz. Herhangi bir sağlık sorunu nedeniyle düzenli olarak ilaç kullanıyorsanız veya saç derisini etkileyen bir rahatsızlığınız varsa bu ürünleri kullanmadan önce doktorunuza danışarak olası yan etkileri hakkında bilgi alın.

Saç Uzatan Yağlar Hangileri?

Saç uzatan yağlar başlığını görünce aklınıza saçınıza sürdüğünüz anda mucizevi bir şekilde saçınızın uzamasını sağlayan doğal yağlar gelmesin çünkü böyle bir şey mümkün değil. Saçın uzaması, daha doğrusu sağlıklı uzaması için bakımlı olması, saç derisinin temiz olması, saç köklerinin yeterince oksijen alması ve uçlarının mümkün olduğunca az kırılması gerekiyor. Bazı doğal yağlar işte bu noktada saçı besleyerek, saç derisini temizleyip saç köklerinin güçlenmesini sağlayarak ve saçı yumuşatarak kopmadan, kırılmadan, kepeklenmeden, fazla yağlanmadan veya kurumadan uzamasına yardımcı oluyor. Saçın sağlıklı uzaması için dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli nokta ise bu yağların ve diğer saç besleyici doğal maskelerin düzenli olarak yapılması.


Saç Kırıkları Nasıl Giderilir?

Saçın uzamasının ve sağlıklı görünmesinin önündeki en büyük engel olan saç kırıklarının oluşmaması için saçların sürekli yumuşak olması gerekmektedir. Saç uçları saç telini koruyan tabakanın saçın nemsiz kalması ve yıpranması nedeniyle incelmesi sonucu kırılır. Saç teli bir kere kırıldıktan sonra tekrar eski haline dönmesi mümkün değildir ancak doğru bakımla kırılmayı oldukça önemli oranlarda azaltabilirsiniz.

Saçın Kırılmasını Önlemek İçin…

Kırılan saç telini onarmanın hiçbir yolu yoktur ancak saçınızı doğru bakım uygulamaları ile kırılmaya karşı koruyabilirsiniz. Saç uçlarının kırılmasının başlıca nedenleri; sık saç boyası kullanımı, ağır kimyasallar içeren saç bakım ürünleri, saç maşası ve kurutma makinesi gibi ısıyla çalışan cihazlardır. Tüm bunların üstüne vitamin ve mineral bakımından yetersiz beslenme eklenirse saçlarınız çok sık kırılmaya başlar. Saçın kırılmasını engellemek için ilk yapılacak şey saç tellerinin sürekli nemli olmasını sağlamaktır.

Saç Kırıklarına Karşı Bakım Önerileri

Duşta saçlarınıza krem sürdükten sonra geniş dişli bir tarakla yavaşça tarayarak karışıklıkları açın. Duştan çıktıktan sonra saçlarınızı havluyla sertçe ovalamayın ve ıslakken sık kıllı fırça kullanmayın.

Isıyla çalışan saç kurutma makinesi duştan çıktıktan sonra hazırlanmanız için gereken süreyi epey kısaltabilir ancak sık kullanımı uzun dönemde kırıkları arttıracaktır. Fazla ısı zaten saç diplerine göre dayanıksız olan uçları yıpratır ve koruyucu tabakayı inceltir. Kurutma makinesinden vazgeçemiyorsanız makineden önce saçlarınıza termal sprey sıkarak ısının zararlarına karşı koruma sağlayabilirsiniz.

Saçlarınızı örneğin ipek bir bluz gibi düşünün ve yıkarken, kurularken aynı özeni göstermeye çalışın. Metal saç tokaları, çok sıkı atkuyrukları, saç tokaları gibi aksesuarlar saç köklerini yıpratabilir ve koparak dökülmeleri arttırabilir.

Saçların kırılması tükettiğimiz gıdalarla ve alınan vitaminlerle yakından ilgilidir. Her vitamin saçlara belirli oranda fayda sağlar ve görünümünü geliştirir ancak özellikle E, B, A ve C vitaminleri saçlar üzerinde etkilidir. Ayrıca folik asit ve biotin saçları güçlendirirken saçın daha hızlı uzamasına ve saç tellerinin kalınlaşmasına yardımcı olur. Kırmızı kan hücresi üretimine yardımcı olan folik asit en çok portakal ve yapraklı yeşil sebzelerde bulunur.

Nemlendirici saç bakım ürünleri saçın ihtiyaç duyduğu nemi sağlarken kırıkları azaltır. Duşta kullandığınız kreme ek olarak duştan sonra “sür, bırak” ürünleri de kullanabilirsiniz.

Saçları sık sık boyatmak, maşayla düzleştirmek, ağır kimyasallar içeren bakım ve şekillendirici ürünler kullanmak bir süre sonra saç tellerini yıpratarak kırıkları arttıracaktır. Bu tip ürünlerden ve uygulamalardan uzak durmak veya uzun aralıklarla yaptırmak saç sağlığını korumak açısından önemlidir.

Uzun Saçı Yıkarken Dikkat Edilmesi Gerekenler…

Saçınızı şampuanlamadan önce tamamının ıslandığından emin olun. Eğer saçlarınız yarı ıslak olursa köpürtmek için daha fazla şampuan kullanmanız gerekecektir.
Şampuanı önce saç diplerine sürün ve 5 dakika kadar saç derisindeki kan dolaşımını arttırmak için parmak uçlarıyla masaj yapın. Şampuan iyice köpürdükten sonra dipten uçlara kadar saçlarınıza sürün. Şampuanı dağıtırken çok bastırmayın ve sert hareketlerle ovmayın.


Saçın Daha Gür Olması İçin Yapılabilecekler

Bazılarımızın saçları genetik olarak daha kalın telli ve gürken, bazılarımız ince telli ve hacimsiz saçlarla uğraşmak zorundayız. Saç telleriniz inceyse saça hacim vermek için daha özenli bir bakım rutini oluşturmanız gerekiyor. Ayrıca ince telli saçlar stres, hava kirliliği, saç maşası, güneş ışınları, boya gibi saçı yıprattığı bilinen ürünlere ve koşullara daha hassastır. Bu gibi durumlarda yeterince bakım yapmazsanız koparak dökülmeler artabilir, saç kökleri zayıflayabilir ve saçınız hacmini kaybedebilir.

Saçın Daha Gür Olması İçin Öneriler

Önce şunu söyleyeyim, saçınız genetik olarak gür değilse ve yine genetik olarak dökülüyorsa bu durumu tamamen tersine çevirmek diye bir şey (günümüz koşullarında) pek mümkün değil. Her yerde boy boy ilanlarını gördüğünüz “dökülen saçlarınız tekrar çıksın” şeklindeki ürün tanıtımları gerçeği yansıtmıyor. Ancak saçlarınıza gereken özeni göstermezseniz saç kökleri daha da zayıflar ve dökülme süreci hızlanabilir.

İlk adım olarak saçınıza sürdüğünüz şampuan, krem gibi ürünleri doğal ve organik ürünlerle değiştirerek işe başlayabilirsiniz. Hoş kokulu şampuanların çoğu organik şampuanlara göre çok daha fazla kimyasal madde içerir ve bu kimyasal maddeler saç derisini tahriş ederek kökleri zayıflatabilir. Şampuan olarak saçı ve saç derisini yumuşatan argan yağı içeren veya kan dolaşımını arttırarak kökleri güçlendiren ısırgan otlu şampuanları deneyebilirsiniz. Şampuan alırken “içindekiler” bölümünü iyice okuyun, “sodium laurel” ve “laureth sulfates” içeren şampuanları satın almayın. Bu iki bileşen saç teli üzerinde bulunan ve saçların yumuşak olmasını sağlayan yağı tamamen ortadan kaldırır ve saçları zayıflatarak koparak dökülmeyi arttırır.

Saçlarınızı her gün yıkamak saç derisini ve saçı kurutur. Saçın kendini çevresel faktörlere karşı koruması için saç derisinde üretilen yağa ihtiyacı vardır. Saçlarınız daha temiz olsun diye saçınızı her gün şampuanlarsanız bu yağ ortadan kalkar ve saç telleri korunmasız kalır. Haftada 2 gün şampuan kullanıp diğer günlerde saçınızı sadece durulamanız daha doğru bir uygulama olacaktır.

Doğal yağlarla bakım yapabilirsiniz. Papatya, lavanta, biberiye, kekik ve sedir ağacı yağı gibi doğal yağlar saç köklerini güçlendirmek için kullanılabilir. Haftada bir bu yağlardan biriyle veya bir kaçını kullanarak elde edeceğiniz karışımla saçlarınıza bakım yapın. Bu esansiyel yağların saç derisini tahriş etmemesi için zeytinyağı veya badem yağı gibi taşıyıcı yağlarla 1/10 oranında inceltebilirsiniz.

Saçlarınız ince telliyse ve azsa saçın gür olması için yapabilecekleriniz kısıtlı olmasına karşın mevcut saçlarınıza nazik davranarak daha çok dökülmesini engelleyebilirsiniz. Duştan çıktıktan sonra saçınızı havluyla sertçe ovalamayın. Sadece havluyu başınıza bastırıp fazla suyu alın ve doğal kurumaya bırakın. Kurumasını beklemek için vaktiniz yoksa ve saç kurutma makinesi kullanmanız gerekiyorsa en soğuğa ayarlayın. Saç maşasını olabildiğince az kullanın ve maşayı düşük ısıda çalıştırın. Termal spreyler maşanın saça verdiği hasarı en aza indirmek için kullanılabilir. Saçlarınız uzunsa kesinlikle ıslakken, saç köklerini zorlayarak fırçalama çalışmayın. Bunun yerine geniş dişli bir tarak kullanın.

Kırılan uçları düzenli olarak aldırın. Kendinize uygun bir saç modeli bularak saçınızın daha hacimli görünmesini sağlayabilirsiniz.

Beslenmenize özen gösterin ve sağlıklı saçlar için kilit rolü bulunan B12 vitamini, E vitamini, C vitamini ile demir, çinko, magnezyum minerallerini aksatmadan alın. Saçın ve saç derisinin yumuşak olması için bol bol su için.

Stresi kontrol altında tutun. Stres uzun süreli olursa stres sırasında salgılanan hormonlar saçlarınızı olumsuz yönde etkileyebilir ve dökülmeyi hızlandırabilir.

Saç Uzatırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Sağlıklı ve güzel cildin yanı sıra, sağlıklı ve güzel saçlar da bütünlüklü bir güzellik için şarttır. Hızla sanayileşen dünyada hava kirliliği, sağlıksız beslenme, yoğun ve sert çalışma koşullarının yarattığı stres ve yıpranma, cildiniz kadar saçlarınız için de ciddi tehdit oluşturmakta. Artık yaygın olarak kullanılan saç düzleştiriciler de durumu daha kötü bir hale getirmekte. Hal böyle olunca insanlar yıpranmış, rengi solmuş ve kırıklarla dolu saç telleri yüzünden, saçlarını sık sık kısa kestirmek zorunda kalıyorlar. Dolayısıyla uzun ve sağlıklı saçlar, hayalden öteye gidemiyor.

Peki uzun saçlara sahip olmak gerçekten de hayal mi? Elbette hayır. Düzenli ve doğru bir bakım sayesinde, şampuan reklamlarındaki kadar çekici ve şahane saçlara sahip olabilirsiniz.

Sağlıklı ve hızlı uzayan saçlara sahip olmaktaki ilk aşama, yıpranmış ve kırılmış saç uçlarını 6-8 haftalık periyotlarda kestirmekle başlıyor. Sonraki süreci beslenme ve bakım teknikleri oluşturuyor.

Uzun Saçlar İçin Beslenmenin Önemi

Hem saçlarınızın hem de komple vücudunuzun sağlığı için, beslenmenize dikkat etmeniz şart. Özellikle protein yönünden zengin gıdalar tüketirseniz, hem saçlarınızın kalitesi artar, hem de saçlarınızın uzamasını hızlandırırsınız. Abur cubur yerine düzenli olarak sebze, meyve, balık ve yumurta tüketirseniz, vücudunuzdaki muhteşem değişimi bütünüyle fark edeceksiniz.



Doğal Saç Bakımı Nasıl Yapılır?

Saç bakımı için kuaföre gidebilirsiniz veya oldukça pahalı saç bakım kozmetikleri kullanabilirsiniz ancak bunun daha keyifli ve çok daha hesaplı bir yolu daha var, beslenmenize dikkat etmek ve doğal ürünlerle evde yapabileceğiniz bir saç bakım rutini oluşturmak. Eğer bu ikisine dikkat ederseniz ve düzenli olarak uygulayabilirseniz bir daha dışarıda saç bakımı yaptırmanız veya pahalı saç bakım ürünleri almanız gerekmeyecek. Burada önemli nokta ısrarcı olmak.

Saçlarda Bitkisel Bakım…

Gelelim saça uygulanacak bitkisel onarım sürecine. Jojoba yağı, Hindistan cevizi yağı, zeytin yağı, lavanta yağı, biberiye yağı, sedir ağacı yağı ve kekik yağı saç bakımında oldukça önemli bir yere sahip olan doğal yağlardır. Örneğin üç damla lavanta yağını, üç damla biberiye yağını, üç damla jojoba yağını ve ikişer damla sedir ağacı yağı ile kekik yağını kısık ateşte ısıtıp, bu ılık yağ karışımını saç derinize masaj yaparak iyice yedirin. Söz konusu yağlar hem saçınızın hızlı uzamasına yardımcı olacak, hem de parlak ve sağlıklı bir görünüm kazanmasına yarayacak.

Eskiden beri saç uzatma konusunda yumurta akından bahsedildiğini duymuşsunuzdur. Hatta o kadar çok duyarsınız ki geçerliliğine olan inancınız kaybolur. Oysa yumurta akı, normalin on katı kadar üzerinde sağlıklı saçlara kavuşmanıza yardımcı olan önemli bir araçtır. Yapacağınız tek şey yumurta akını saçınıza uygulayıp, sonra da saçınızı streç filmle sarıp birkaç saat beklemek. Elbette sonrasında da iyice yıkamalısınız. Yumurta akına ekstra olarak ılık zeytinyağı da katabilir ve aynı işlemi tekrarlayabilirsiniz.

Aleo vera maskesi de saçlarınıza mükemmellik kazandıracaktır. 1 yemek kaşığı yeni sıkılmış limon suyu, 1 çay kaşığı bal, 1 fincan aleo vera jelini karıştırarak yoğun bir kıvama getirip, saçınıza uygulayın ve yarım saat bekledikten sonra durulayın.

Uzun saçlara kavuşmanın bir başka yolu da, saçınızı duralayacağınız suya 2-3 damla elma sirkesi katmak. Saçınızda sirke kokusu kalır diye endişe ediyorsanız, sirkeli suya portakal yağı ya da gül yağı eklerseniz, sirke kokusunu bastırabilirsiniz.


Saç Bakımında Doğal Yağlar…

Doğal yağlar uçucu ve taşıyıcı olarak ikiye ayrılır. Uçucu yağlar arasında lavanta, limon, biberiye yağı gibi yağları sayabiliriz. Zeytinyağı, badem yağı, Hint yağı gibi yağlarda taşıyıcı yağlar arasındadır. Uçucu yağları direk saç derisine uygulamak tahrişe neden olabileceğinden bu tipteki yağlar taşıyıcı yağlar ile inceltilerek kullanılmalıdır. Örneğin saç derinize masaj yapmak için lavanta yağı kullanacaksanız 1 çay kaşığı lavanta yağını 2 yemek kaşığı zeytinyağı ile karıştırabilirsiniz. Doğal yağlar saç derisini yumuşatırken saç tellerini nemlendirir, cildi korur ve uçların kırılmasını gözle görülür oranda azaltır.

Aşağıdaki yağların saçınıza etki göstermesi için en az 2-3 ay düzenli olarak bu yağlarla bakım yapmanız lazım. Saç bakım rutini oluşturmak ve bunu bir alışkanlık haline getirmek saçınızın sağlıklı uzaması için en önemli 2 faktör.


Hint Yağı

Besleyici E vitamini, protein ve saça faydalı mineraller bakımından son derece zengin olan Hint yağı saçın uzamasına katkıda bulunan yağlar arasında ilk sıralarda geliyor.

Hint yağında bulunan ve genellikle sabun yapımında kullanılan “ricinoleic asit” saç derisinde oluşabilecek enfeksiyonları önlüyor. Kan dolaşımını artırdığı için saç köklerine giden oksijen seviyesini yükselten Hint yağı bu sayede saçın daha hızlı ve sağlıklı uzamasına katkıda bulunan yağlar arasında gösteriliyor.

Hint yağıyla haftada 1-2 kez saç derinize masaj yapabilir, kırıkları önlemek için saç uçlarına sürebilirsiniz. Saç derinizde ne kadar bekletirseniz o kadar iyi. En iyisi geceden sürüp sabah yıkamak fakat vaktiniz yoksa saç derinize sürdükten sonra başınıza havlu sarıp 1 saat bekletebilirsiniz.

Hint yağının saça faydası sadece sağlıklı uzamasına yardımcı olmakla sınırlı değil. Düzenli olarak Hint yağıyla bakım yapmak saçınızın daha hacimli görünmesine, saç tellerinin kalınlaşmasına, saçın nemlenmesine ve yumuşamasına katkıda bulunur.


Zeytinyağı

En iyi saç nemlendirici yağlardan biri olan zeytinyağı saçın uzamasında önemli rolü olan E vitamini bakımından oldukça zengin. Antioksidan etkisiyle saç derisinde oluşabilecek (kepek, aşırı kuruma…) gibi sorunları önleyen zeytinyağı saç telini kaplayarak koruyucu bir tabaka oluşturuyor ve bu sayede saçı hava kirliliği, toz, duman gibi olumsuzluklara karşı koruyor.

Zeytinyağını Hint yağı gibi haftada 1-2 kez şampuan öncesi saçınıza ve saç derinize sürerek 1-2 saat bekletebilirsiniz. Saç uçları çok kuruduğunda kırılmasını önlemek için sadece uçlara sürebilirsiniz.


Susam Yağı

Sık sık saç derisi iltihaplanması veya saç derisi mantarı gibi sorunlar yaşıyorsanız ve bunlar saçınızın sağlıklı uzamasını engelliyorsa mikropları temizleyici ve saç derisini nemlendirici özelliği bulunan susam yağını kullanabilirsiniz.

E vitamini ile saç köklerini besleyen susam yağı saç derisini canlandırır, saçın uzamasına yardımcı olur ve kepek gibi saç derisi kaynaklı sorunlara karşı koruma sağlar.


Argan Yağı

Saç bakımında son yılların belki de en popüler doğal ürünü olan argan yağının saça faydası saç derisini derinlemesine nemlendirmesinden ve derinin kuruması nedeniyle ortaya çıkan sorunları (koparak dökülmelerin artması, saçların zayıflaması, saç köklerinin güçsüzleşmesi…) ortadan kaldırmasından kaynaklanıyor.

Ayrıca sürekli kırılan saçları aldırmak zorunda kaldığınız için saçınız bir türlü istediğiniz uzunluğa erişemiyorsa argan yağı aradığınız çözüm olabilir. “Sıvı altın” olarak adlandırılan argan yağını saç uçlarınıza düzenli olarak sürerseniz kırıkları büyük oranda önleyebilirsiniz.


Jojoba Yağı

İyileştirici etkisi bulunan jojoba yapı hem cilt hem de saç için faydalı bir yağ. Saç derisi sorunlarına karşı önerilen jojoba yağı aynı zamanda saçın kabarmasını önlemek, koparak dökülmeleri azaltmak ve kepeğe karşı da önerilen yağlar arasında yer alıyor.


Hindistan Cevizi Yağı

En iyi nemlendirici yağlardan biri olan Hindistan cevizi yağı saç derisini nemlendirirken saçınızı yumuşatır ve doğal bir parlaklık kazanmasını sağlar. Kuru saç ve saç derisi şikayetiniz varsa sizin için en uygun yağ Hindistan cevizi yağı.


Nane Yağı

Nane yağı saç derisini canlandırarak saç köklerine daha çok oksijen gitmesini sağlar ve bu sayede hem saçın uzamasına hem de koparak dökülmelerin azalmasına yardımcı olur. Ancak nane yağını direkt olarak saç derisinde kullanırsanız güçlü bir yağ olduğu için yakabilir. Bunu önlemek için badem yağı veya zeytinyağı gibi taşıyıcı yağlarla veya suyla inceltebilirsiniz.


Lavanta Yağı

Anti bakteriyel lavanta yağı saç derisini enfeksiyonlara karşı koruyor ve saç köklerini etkileyen kepekten kurtulmanıza yardımcı oluyor. Lavanta yağını nane yağında olduğu gibi taşıyıcı yağlarla veya suyla incelterek kullanırsanız saç derisinde yağın güçlü etkisine bağlı olarak oluşabilecek tahrişi önleyebilirsiniz.


Biberiye Yağı

Pek çok saç bakım ürününde kullanılan biberiye yağının en önemli özelliği saç derisindeki kan dolaşımını artırması ve bu sayede saç köklerini besleyerek koparak dökülmeleri önlemesi. 2-3 damla biberiye yağını 7-8 damla badem yağıyla karıştırarak haftada 2 kez saç derinize masaj yapabilirsiniz.


Çay Ağacı Yağı

Çay ağacı yağı fazla yağı alır ve saçların aşırı yağlanmasını önler. Ayrıca saç derisini nemlendirerek kuruluğa neden olan mantar ve egzama gibi cilt hastalıklarının olumsuz etkilerini azaltır.


Dulavraotu Yağı

Dulavraotu yağı saç derisine uygulandığında saçların uzamasını teşvik ettiği ve saç derisini yumuşatarak kökleri beslediği bilinmektedir.

Evde Kullanabileceğiniz Serumlar…

Doğal bakımla istediğiniz sonucu elde edemezseniz evde uygulayabileceğiniz saç bakım serumlarını deneyebilirsiniz. Schwarzkopf, Kerastase, Loreal, Matrix gibi kozmetik markaların boya sonrası, saç dökülmesi, kepek önleyici, saç dokusunu geliştiren ve parlaklık veren çeşitli serumları bulunuyor.

Diğer Öneriler…

Silikon bazlı saç bakım ürünlerinden kesinlikle uzak durmalısınız. Bu ürünler saç diplerinizi tıkayarak, saçlarınızın uzamasını ve beslenmesini engeller.

Fön makineleri ve saç düzleştiriciler, saç tellerinin ihtiyaç duyduğu suyu hızla yok ederek, saçlarınızı güçsüzleştirir ve kırar. Duştan sonra saçlarınızı emici bir havlu yardımıyla masaj yaparak kurutun. Fön makinesi kullanmak zorunda kaldığınızda da makineyi soğuk ayarda kullanın.

Eğer bu yöntemlerden bir ya da birkaçını düzenli olarak uygularsanız, siz de uzun ve muhteşem saçlara sahip olabilirsiniz.

Doğal Yağlar ve Maskelerle Saç Bakımı;


Kuru Saçlar İçin Zeytinyağı

Çok kuru saçlar için en iyi doğal bakım kürleri arasında yer alan zeytinyağı etkisini kısa sürede gösterir ve 2-3 uygulamadan sonra saç derisi, saç telleri yumuşamaya başlar. Zeytinyağını saçlarınızda ılık ve soğuk olmak üzere 2 farklı şekilde kullanabilirsiniz. Sıcak zeytinyağı bakımının soğuk olandan tek farkı zeytinyağını kullanmadan önce kısık ateşte 10-15 dakika ısıtmak. Daha sonra parmaklarınızla saç derisine 10-15 dakika kadar hafifçe masaj yapıp yağı 30-60 dakika bekletmeniz yeterli olacaktır. Çıkarmak için ılık su ve hafif bir şampuan kullanabilirsiniz.


Çok Kuru Saçlar İçin Yumurta Akı Maskesi

Yumurta akı kuru saçları canlandırır ve nemlendirerek yumuşatır. Saçlarınızın uzunluğuna göre 1-2 yumurta akını bir kasede iyice çırpın ve 1 kaşık yağsız yoğurt ekledikten sonra saç diplerinden uçlarına kadar sürün. Bu karışım saç telleri üzerinde koruyucu bir tabaka oluşturarak çevresel faktörlere, güneşe, ısıya karşı direncini arttırır. Maskeyi 30 dakika bekletip mümkünse soğuk olmadı ılık suyla yıkayın çünkü çok sıcak su yumurta akının saçta pişmesine ve çok zor çıkmasına neden olur.


Sirkeyle Saç Bakımı

Sirke saç derisinde oluşabilecek ve saçları kurutabilecek cilt hastalıklarının tedavisinde kullanılabilir. Ayrıca sirkeli durulama suyu saçların daha parlak ve yumuşak olmasını sağlar. Normal duş aldıktan sonra 1/5 oranında sirke karıştırdığınız suyla saçlarınızı durulayın ve tekrar durulamadan banyodan çıkın. Saçlarınızdaki fazla suyu aldıktan sonra doğal kurumaya bırakın. Sirke ilk başta kötü kokuya neden olabilir ancak kurudukça bu koku azalır. Sirkeli durulama suyu aşırı kullanılırsa saç tellerini kurutabilir. Bu yüzden senede 2-3 kereden fazla uygulamak tavsiye edilmez.

Çok Kuru Saçlar İçin Diğer Maskeler

Saçlarınıza doğal yağlarla bakım yapmak için zeytinyağı dışında badem yağı, havuç yağı, susam yağı kullanabilirsiniz. Susam yağı ile karıştırılmış taze zencefil hem güneşe hem de kepeğe karşı koruma sağlar. Etkili bir nemlendirici maske için 1 yumurta akı, 1 ezilmiş avokado ve 2-3 yemek kaşığı Hindistan cevizi sütünü karıştırıp saçlarınıza sürebilirsiniz. Antioksidan bakımından zengin olan bu maske saçları onarır ve kırılmalara karşı direncini arttırır.

Çabuk yağlanan saçların sebebi saç derisindeki yağ salgısının fazla olmasıdır. Peki, neden saç derisi yağ salgısını fazlalaştırır? Hormonların hız kazandığı dönemlerde, hamilelikte, hormonal rahatsızlıklarda ve ergenlik döneminde hormonlar hızlı çalıştığından saçlı deride aşırı yağlanma olur. Aşırı baharatlı, dengesiz beslenmeniz ve stres durumunuz da yağ salgılarının artmasına sebep olabilir.

Yağlı saç derisi, saçın tutunmasına, sağlıklı uzamasına, tutunmasına da yardım edeceğinden disiplinli ve doğru ürünlerle bakım yaptığınızda, saçınızın kalitesi de yoğunluğu da artacaktır.

Eğer saçlarınızın sağlıklı bir yapısı varken birden aşırı yağlanmaya başladıysa lütfen bir kan tahlili yaptırın. Belki bir sorunun ön habercisidir.
Saçları yağlı olanlar her gün yıkama ihtiyacı duyarlar. Ama burada biyolojik bir zorunluluk devreye girer: Ne kadar çok yıkarsanız, saç deriniz o kadar çabuk, tekrardan yağ salgısı üretir. Saçın yağlanmasını yıkayarak çözemezsiniz. Ne kadar çok yıkarsanız, yağ kazıyıcı” görevi olan şampuanla saç derisine yaptığınız masajla sebum üretimini artırırsınız.

Doğru olan, gün aşırı yağlı saçlar için üretilmiş bir şampuanla çok ovuşturmadan yıkamaktır. Eğer her gün duş alıyorsanız her seferinde saçı şampuanlamak zorunda değilsiniz. Islatın çıkın.

Haftada 1-2 saç derisindeki yağı arındırıcı saç maskeleri uygulayarak ve ağır kimyasal yıkama yapmayan organik içerikle köpüren ürünler kullanarak yağlı saç sorununu gayet iyi çözebilirsiniz. Unutmamanız gereken: Saç üç günde bu hale gelmedi. Elbette ilk uygulamada ferahlamayı gözlemleyeceksiniz ama düzenli kullanımla, bir ay gibi bir sürede ancak salgıyı kontrol altına alabilirsiniz.

Bu bakımı uygularken lütfen kullandığınız saç boyaları, sprey veya jöle seçerken alerjen özelliği olmayan ürünler seçmeniz gerektiğini de unutmayın.

Yağlı Saçlar İçin Maske

Bazılarımızın saçları genetik olarak diğerlerinden daha yağlı olabilir. Bunun temel nedeni yağ bezlerinin daha fazla çalışmasıdır. Ancak saçların yağlanmasının tek nedeni fazla mesai yapan yağ bezleri değil. Gün boyu saçımızın maruz kaldığı hava kirliliği, toz, duman ve diğer çevresel faktörler saçlarımızın normalden daha kısa sürede yağlanmasına neden olabilir. Saçlarınız çabuk yağlanıyorsa ve bu nedenle şekil vermekte zorlanıyorsanız evde kolayca hazırlayabileceğiniz doğal saç maskelerini kullanarak yağı azaltabilir, saçınızı daha yumuşak yapabilir ve sağlıklı bir parlaklık verebilirsiniz.

Yağlı Saçlar İçin Maske Uygulamasından Önce Saçınızı ve Saç Derinizi Hazırlayın

Maskeyi uygulamadan önce saçı ve saç derisini derinlemesine temizlemek ve sonradan uygulayacağınız maskenin etkisini artırmak için önce maydanoz maskesini yapmanızı tavsiye ederim. Maydanoz maskesi saçı temizlerken saç derisini ve saç köklerini besler ve saçın sağlıklı uzamasına katkıda bulunur.


Maydanoz maskesi için ihtiyacınız olan malzemeler;

100 gram yıkanmış ve doğranmış maydanoz
1 yemek kaşığı Hint yağı (yoksa badem yağı)
1 su bardağı sirke
Doğranmış maydanozu yağla karıştırıp saç derinize masaj yaparak yayın ve 30 dakika bekletin. Maydanozu ve yağı temizlemek için yarım kova suya (2-3 litre) döktüğünüz 1 su bardağı sirkeyle saçınızı ve saç derinizi durulayın. Sirke ağır bir koku verecek ancak bu uygulamayı şampuan öncesi yapacağınız için dert değil. Saçınızı sirkeli suyla iyice duruladıktan sonra tercihen doğal/organik bir şampuanla yıkayın.

Maydanoz maskesinden sonra sirkeyle duruladığınız ve hafif bir şampuanla yıkadığınız saçınızdaki fazla suyu havluyla alın ve saçlarınız nemli kalsın. Şimdi aşağıdaki yağlar saçlar için özel maske seçeneklerinden birini uygulayabilirsiniz.

Yağlı Saçlar İçin Doğal Maskeler

Saçın yağlanmasını geciktiren doğal maskelerin çoğunda yumurta, bal ve yoğurt olduğunu görebilirsiniz. Bunun nedeni yoğurdun saçı ve saç derisini nemlendirerek özellikle saç derisindeki tahrişi önlemesi, balın saçı yumuşatması, yumurtanın ise saçı beslemesi ve görünümünü geliştirmesidir.


Yoğurt ve Yumurta Maskesi

İhtiyacınız olan malzemeler:

50 gram yağsız yoğurt
1 yumurta
Yumurta ve yoğurdu iyice karıştırdıktan sonra yıkanmış ve nemli saçınıza sürün ve 30 dakika bekletin. Maskeyi temizlemek için ılık su ve hafif bir şampuan kullanın. Bu maskeyi saçınızı şampuanlamadan önce haftada 2 kez kullanabilirsiniz.


Bal, Yumurta Sarısı Maskesi

Bal ve yumurta sarısı maskesini düzenli olarak kullanırsanız hem saçınız daha az yağlanır hem de saçın görünümü fark edilecek kadar gelişir. Bu maskeden en iyi şekilde faydalanmak istiyorsanız fiyatı normal bala göre daha yüksek olan organik bal kullanmanızı öneririm. Öyle 1 kg organik bal almanıza gerek yok. 100 gram bal bu maskeyi düzenli olarak yapsanız bile 1-2 ay idare edecektir.

İhtiyacınız olan malzemeler:

Saçınız kısaysa 1, uzunsa 2 adet yumurta sarısı
2 çay kaşığı bal
Yumurtayla balı iyice, yumurta köpürünceye kadar karıştırın. Daha sonra karışımı parmak uçlarınızla masaj yaparak saç derinize iyice yerdirin. Kalan karışımı saç diplerinden uçlara kadar sürün ve yaklaşık 30 dakika bekletin. Bu maskeyi saçınızdan tamamen çıkarabilmek için şampuandan önce ılık suyla iyice durulayın. Daha sonra nemlendirici içermeyen bir şampuanla saçlarınızı yıkayın.

Son olarak maskeyi tamamen temizledikten sonra saç derisini derinlemesine temizleyen limonlu saç durulama suyunu kullanabilirsiniz. Bu durulama suyunu hazırlamak için 4 litre suya 2 adet limon sıkın. Limonlu suyla saçlarınızı duruladıktan sonra tekrar şampuanlamanıza gerek yok.

Not: Limonlu suyla saçınızı duruladıktan sonra güneşe çıkarsanız saçınızın rengi bir kaç ton açılabilir. Bunu istemiyorsanız güneşe çıkmayın veya limonlu suyla durulamayı pas geçin.


Karbonat ve Sirke Maskesi

Son yıllarda cilt bakım maskelerinden zayıflama reçetelerine kadar pek çok alanda kullanılmaya başlayan karbonatın saça faydası saç derisinin pH dengesini sağlamasından kaynaklanıyor. Bu maskeyi haftada 1 kez uygularsanız pH değeri dengelenen saç derisinin normalden fazla yağ üretmesinin önüne geçebilirsiniz.

İhtiyacınız olan malzemeler:

4 yemek kaşığı karbonat
Yarım su bardağı sirke
1 kasede karbonat ve suyu macun kıvamına gelinceye kadar iyice karıştırın. İstediğiniz kıvamı elde etmek için suyu bir anda kaseye dökmek yerine karıştırırken yavaş yavaş ekleyin. Kıvamı tutturunca karışımı saç derinize bol bol yayarak sürün ve 10 dakika kadar bekletin. Sonra saçlarınızı ılık suyla (şampuan kullanmadan) durulayın.

Durulama suyu için sirkeyi 2-3 litre suya ekleyin ve saçlarınızı bu suyla durulayın. Sirke kokusu saçlar kuruduktan sonra gider ancak hemen dışarı çıkmanız gerekiyorsa ve kokudan bir an önce kurtulmak istiyorsanız saçınızı şampuanlayabilirsiniz.

Saçtaki Yağı Almak İçin Hızlı Çözüm

Maske yapmak, saçınızı yıkamak ve kurutmak için vaktiniz yoksa ve saçlarınız çok yağlıysa kullanabileceğiniz pratik bir reçete daha var. Tuzluk veya biberliğe (içini iyice temizledikten sonra) bir parça mısır unu koyun. Sonra saç diplerine mısır ununu çok aşırıya kaçmadan (sonra temizlemesi zor olur) sanki yemeğe tuz eklermiş gibi dökün. Mısır ununun saç derisindeki yağı alması için 5 dakika kadar bekledikten sonra mısır ununu temizlemek için lavabonun üzerinde saçlarınızı fırçalayın. Bu yöntemi çok acil olarak saçınızdaki ve saç derinizdeki yağı almak için kullanabilirsiniz.

Doğal Saç Bakım Uygulamaları

Aşağıda saçınıza doğal parlaklık verecek, kurumasını önleyecek, saç derisine bakım yaparak nemlendirecek bazı basit saç maskelerini bulabilirsiniz. Evde yapımı oldukça kolay bu saç maskelerine ek olarak sitemizin doğal saç bakımı kategorisinde onlarca farklı saç bakım maskesi tarifi bulabilirsiniz.


Saçı Yumuşatmak İçin Bal

Saçlarınızın çok sert ve kuru olmasından şikayetçiyseniz evde uygulayabileceğiniz bal maskesi tam size göre. 1 yemek kaşığı balı biraz kıvam vermek için 2 yemek kaşığı zeytinyağıyla karıştırdıktan sonra saçınıza ve saç derinize sürün. Yaklaşık 30 dakika beklettikten sonra hafif bir şampuanla saçlarınızı yıkayın. Saçlarınız çok kuruysa veya çok kırılıyorsa bu uygulamayı haftada 2 kez yapabilirsiniz. Balla yapabileceğiniz bir diğer saç maskesi de süt, bal maskesidir. 1 yemek kaşığı balı yarım bardak süte ekleyin ve iyice karıştırın. Karışımı saçınıza ve saç derinize masaj yaparak sürdükten sonra 15 dakika bekletin ve şampuanla temizleyin.


Yumurtayla Saç Bakımı

Protein bakımından son derece zengin olan yumurta özellikle cansız, boyadan veya güneşten yıpranmış kuru saçlar için önerilen maskelerin hemen hepsinde yer alır. Vaktiniz yoksa sadece 1 yumurtayı (saçınız uzunsa 2 yumurta kullanabilirsiniz) köpürünceye kadar çırpın ve masaj yaparak saç derinize sürdükten sonra kalanı kökten uçlara kadar sürüp 20-25 dakika bekletin. Unutmayın yumurtayı ıslak saçlara (fazla suyu havluyla alınmış) süreceksiniz. Maskeyi temizlemek için soğuk su (soğuğa yakın ılık su da olur) ve hafif bir şampuan kullanır. Haftada bir yapılan yumurta maskesi saçı nemlendirir, saç derisini yumuşatır, saça parlaklık verir ve kırıkları azaltır.
Badem Yağıyla Saçınızı Nemlendirin

Uçların sık sık kırılması ve bu kırıkları aldırmak saçın istediğiniz sürede uzamasının önündeki en büyük engellerden biri. Bundan korunmak için badem yağı veya zeytinyağıyla bakım yapabilirsiniz. Saçınızın uzunluğuna göre belirleyeceğiniz miktarda badem yağını ocakta ılıyıncaya kadar ısıtın (40 saniye kadar yeterli olacaktır). Çok kısık ateş kullanın ki hem yağ çok ısınmasın hem de yanmasın. Daha sonra ılık yağı saç derisine masaj yaparak sürün ve kalanı kökten uçlara kadar yedirin. Yağı 30 dakika beklettikten sonra şampuanlayabilirsiniz. Sıcak yağ bakımı yapmak için yeterince vaktiniz yoksa eve geldiğinizde sadece saç uçlarına bir miktar badem yağı veya zeytinyağı sürebilirsiniz.


SAÇ DÖKÜLMELERİNE KARŞI LAVANTA KÜRÜ:

Evde Saç Bakımı Saç dökülmesine karşı uygulaması oldukça kolay olan bitkisel kür önermekteyim. Bu kürü evinizde kolaylıkla uygulayabilirsiniz. Lavantanın doğru türü en etkili olanıdır. Bir tutam (yaklaşık 5g) lavantayı 750 ml kaynamakta olan suya ilave ediniz. Yaklaşık 5 dakika yüksek sıcaklıkta (kaynama noktasına yakın) demleyiniz. Demleme tamamlandıktan sonra ılımasını bekleyiniz ve ılıkken süzünüz. Eğer, saçlarınız temiz ise demlediğiniz lavanta suyu ile saçlarınızı yıkayınız ve yarım saat etki ettiriniz. Yarım saat etki ettirdikten sonra sadece suyla durulayınız. Eğer, saçlarınız kirli ve çok yağlanmış ise, önce yeşil sabun veya şampuanla yıkayınız. Sonra demlenmiş lavanta suyu ile yıkayarak, yarım saat etki ettiriniz. Daha sonra sadece su ile durulayınız. Saç dökülmesi durana kadar haftada bir-iki defa uygulanır. Saç dökülmesi durduktan sonra önleyici amaçlı olarak zaman zaman uygulanır.

SAÇ DÖKÜLMELERİNİ ÖNLEMEK İÇİN SAÇ MASKESİ

Evde Saç Bakımı - Saç Dökülmesi

Soğan, çörekotu, çamterebentin ve hint yağı mucizesini saçlarınızda yaşayın. 


SAÇ DÖKÜLMESİNİ ÖNLEMEK İÇİN

*1 Rendelenmiş soğan 
*2 Tatlı kaşığı hint yağı 
*2 Tatlı kaşığı çörek otu yağı 
*1 Çay kaşığı çam terebentin 
Haftada 1 gün saç diplerine sürüp, streç filmle sarıp yarım saat kadar bekleyin.Yıkarken arıtıp soğuğa yakın ılık suyla yıkayın. 

EVDE YAPILABİLECEK SAÇ KREMİ TARİFİ 

Kendi saç kreminizi kendiniz hazırlayabilirsiniz. Saç kremleri saç bakımı için son derece önelidir. Özellikle saçları çok sert olanlar veya saçları çabuk kırılanlar bu tarifimizi deneyebilirler. Yapması ve uygulaması oldukça kolay. Nasıl mı? 


GEREKLİ MALZEMELER: 

1 tatlı kaşığı ceviz yağı 
2 tatlı kaşığı biberiye yağı 
1 tatlı kaşığı keten tohumu yağı 
1 tatlı kaşığı pul biber 
1 yumurta sarısı 

YAPIMI VE UYGULAMA ŞEKLİ: 

Bütün malzemeleri karıştırılıp saç diplerine masaj yaparak sürülür.15 dk. bekletilir. Kuruduktan sonra şampuan sürülüp yıkanır. 

NOT: Küçük bir hatırlatmayı da yapmadan geçmeyelim. Yağlı saçlara ısırgan tohumlu şampuan kuru saçlara aleoveralı şampuan önerilir.


KEPEKLİ SAÇLAR İÇİN SAÇ MASKELERİ

Kepekli Saçlar  İçin Saç Maskeleri Bir çoğumuzun ortak sorunu "kepek"... Yağlı, normal ya da kuru tüm saç tiplerinde kepek oluşabilir. Saç diplerinde beyaz pullanmalardır. Saçlar yıkandığı zaman diplere yayılır. Kuruyuncada üstlere doğru çıkar. Bu saç sorununuza bitkilerle cevap veriyoruz. İşte saç bakım maskeleri; 

Malzeme: 

- yarım kahve fincanı soya yağı, 
- 1 tatlı kaşığı biberiye, 
- 1 çay kaşığı okaliptus yağı, 
- 1 çorba kaşığı elma sirkesi, 
- 1 kahve fincanu su.

Hazırlanışı ve Uygulanışı : 

Bütün malzemeleri karıştırıp saç dipine boya sürer gibi sürüp tarıyoruz .Saç uçlarında karışım gitmesinirve kepeklerin dökülmesini sağlıyoruz,sonra naylon sarıp 2 saat kadar bekletip sulandırılmış sampuanla yıkıyoruz. Bu Maskeyi haftada 1kere yapıyoruz .4 hafta boyunca tekrarlarsanız saçlarınız kepeklerdenkurtulmuş olacaktır. 

Not: Eğer saç diplerinizde ağrı varsa karışımın içine 2 tane aspirin koyun çok iyi gelir. 

Yoğurt Maskesi 

Yoğurdu saç kremi olarak tavsiye ediyoruz. Saçlarınızı önce yıkayın ve sonra durulayın. Ardından saç diplerinize masaj yaparak yoğurdu iyice sürdükten sonra 10-15 dakika bekleyin. Saçlarınızı tekrar duruladıktan sonra, mümkün olduğu kadar az şampuan kullanarak tekrar saçlarınızı yıkayın. Son durulama suyunda 2 kaşık sirkeye kekik, ısırgan otu veya adaçayından hazırlanacak kuvvetli bir karışım kullanabilirsiniz. 

Bitkisel Yağlarla Kepekli Saça Maske... 

Malzemeler : 

- 10 damla kekik esansı, 
- 25 gram badem yağı, 
- 1 çay kaşığı tuz, 
- 5 damla limon.

Uygulama : Malzemeleri karıştırın ve saç diplerine sürün. 

Kepekli saçlar için…

2 çorba kaşığı limon suyu veya sirkeyi 4 su bardağı suya ilave edip ılıtın. Saçlarınızı yıkadıktan sonra bu karışımla durulayın. 



ÇABUK VE SAĞLIKLI UZAYAN SAÇLAR  İÇİN BAKIM MASKELERİ

Saçların Çabuk Ve Sağlıklı Uzaması İçin Saç Bakım Maskeleri Uzun saçlar kadın için önemli bir aksesuar gibidir. Her kadının saçı aynı hızda uzamaz. Bazı kadınların saçı çabuk uzarken, bazılarının ise saçı geç yada yetersiz uzar. Bitkilerin saç bakımı konusunda da önerileri var. İşte bizden size birkaç tarif; 

80 gr. kekiği 1 lt. suda 3-4 dakika kaynattıktan sonra süzün. Saç diplerini masaj yaparak yıkayın. Kahverengi saçlar kekik çayı ile yıkanırsa renklerini korur ve parlaklık kazanır.

Günlük düzenli olarak alfayla, ıspanak ve kişniş suyunu eşit miktarda karıştırıp için. Ayrıca saç derisine badem yağı ile yapacağınız masaj hem saçlarınızın dökülmesini önleyecek hem de daha sağlıklı uzamasına yardımcı olacaktır. 

Bir adet turpu rendeleyip suda yarım saat kadar pişirip süzün. Elde ettiğiniz turp suyuna yumurta sarısı ilave edip iyice çırpın. Bulamaç haline geldikten sonra saçlarınızı ovarak yıkayın. 

Bu tarifimiz koyu renk saçlara sahip olan hanımlar için. İçinde su kaynayan genişçe bir tencerenin içine daha küçük bir kabı oturtun. Yarım çay fincanı ayçiçeği yağını, 1 çorba kaşığı kakao yağını, 1 çorba kaşığı susuz lanolini bu ikinci kabın içinde eritin. Bütün bu yağlar eriyince, kabı kaynar suyun içinden alın ve karışımı iyice çırpın. Bu karışımdan 1 çorba kaşığı kadarını alarak buna 1 çorba kaşığı su katın, iyice karıştırın.

Saç Parlatıcı Doğal Maskeler

Eğer saç parlatıcı kozmetik ürünlere alerjiniz varsa veya doğal ürünler kullanmak istiyorsanız evinizde hazırlayacağınız bakım maskelerini kullanabilirsiniz. Bal, çemen tohumu, yumurta, yoğurt ve süt ile hazırlanan saç maskeleri düzenli olarak kullanıldığında saçlara doğal bir parlaklık verir. Kolay hazırlanan parlatıcı saç maskesi için 1 yumurtayı çeyrek bardak yağsız sütle karıştırın ve saçlarınıza sürüp 20 dakika bekletin. Ilık veya soğuk suyla yıkayabilirsiniz. Bu maskeleri haftada bir kullanabilirsiniz.ın. Bu sıvıyı ovarak başınıza sürün ve bu durumda 15 dakika ile yarım saat arasında bekleyin. Ardından saçınızı yıkayıp durulayın. Bu tedavi koyu renk saçlara yeni bir canlılık ve parlaklık verir. 

Saçları Güçlendiren Maskeler

Saçlar aynı cildimiz gibi güneşin zararlı ışınlarından, deniz tuzundan, hava kirliliğinden yıpranır ve soluk görünmeye başlar. Bunlar dışında boya, jöle, sprey, saç maşası gibi saç bakım ve şekillendirme ürünleri de saçın yıpranmasına katkıda bulunur. Saç yıprandıkça uçlardaki kırılmalar artar ve daha sık kestirmek zorunda kalırız. Bu da saçımızın istediğimiz sürede uzaması önündeki en büyük engeldir. Kozmetik marketlerde saçı güçlendirmek, nemlendirmek, doğal parlaklık vermek için özel olarak üretilmiş, pek çok farklı markanın onlarca ürününü bulabilirsiniz. Bu ürünlerin bazıları gerçekten işe yarayabilir ancak aylık giderlerinizde önemli bir yer tutabilirler. Bunun yerine evde, kolayca bulabileceğiniz doğal malzemelerle, saçları güçlendiren maskeler hazırlayabilirsiniz.

Muz ve Mayonez Maskesi: Bir muzu kaşıkla iyice ezdikten sonra 2 yemek kaşığı mayonezle iyice karıştırın. Hafif nemli saçlara, kökten uca kadar sürün. Saçlarınızı başınızın üstünde toplayıp duş bonesi takın ve karışımı saçınızda en az yarım saat bekletin. Duş bonesi (yoksa naylon poşette olur) maskenin saç teli ve saç derisi tarafından daha iyi emilmesini sağlayacaktır. Maskeyi temizlemek için ılık su ve normal bir şampuan kullanabilirsiniz. Muz saçı beslerken mayonez saç ve saç derisinde biriken ölü hücreleri, jöle, sprey gibi şekillendirici ürün artıklarının iyice temizlenmesini sağlayacaktır. Maskenin etkisini göstermesi için haftada 1 olmak üzere 4-5 hafta uygulayabilirsiniz.



Bal ve Zeytinyağı Maskesi: Bal ve zeytinyağı saçları ve saç derisini nemlendirmek için kullanabileceğiniz doğal ürünler arasında ilk 2 sırada yer alıyor. Maskeyi hazırlamak için 2 yemek kaşığı balı 3 yemek kaşığı zeytinyağıyla iyice karıştırın. Saçlarınızın uzunluğuna göre miktarları arttırıp azaltabilirsiniz. Karışımı kısık ateşte 2-3 dakika ısıttıktan sonra hafif nemli saçınıza sürün. Parmak uçlarınızla saç derinize masaj yaparak uygulayabilirsiniz. Karışımı 15 dakika kadar beklettikten sonra ılık su ve şampuanla yıkayabilirsiniz. Bu maskeyi ayda bir tekrarlamak birkaç ay sonra saçlarınızın daha güçlü olmasını sağlayacaktır.

Biberiye Yağıyla Bakım: Yarın çay bardağı biberiye yağını yarım su bardağı zeytinyağıyla karıştırın ve bir kaseye alın. Bir miktar su doldurduğunuz tencereye kaseyi yerleştirin ve kısık ateşte yağı biraz ılıtın. Daha sonra saç derinize 10-15 dakika, dairesel hareketlerle uygulayın. Masaj bittikten sonra duş bonesi takın ve yağı 15-20 dakika saçınızda bekletin. Biberiye yağı saçları güçlendirirken zeytinyağı saç ve saç derisini yumuşatacaktır.








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder