14 Ağustos 2015 Cuma

Saç Boyama Post Serisi - Varan 2 :)))

Saç Boyaları Hakkında Herşey Burada... Saç Boyası Türleri... 

Bitkisel Saç Boyaları

Bilinen en eski boyalardır. Bu amaçla kullanılan bitkisel boyalardan en yaygın olanı kınadır. Kına, lawsonia alba, lawsonia spinozen veya lawsonia inermis bitkisinin kurutulmuş yapraklarının toz hâline getirilmesiyle elde edilir. Saçta kırmızı-turuncu bir renk sağlar. Kına özellikle koyu renklere kırmızı parıltı vermesiyle çok hoş bir görüntü yaratmaktadır. Ancak beyaz saçlarda oluşturduğu doğal olmayan renk için aynı durum söz konusu değildir.


Kına içine metalik saç boyalarının ilave edilmesiyle daha geniş bir renk yelpazesi elde edilebilir. Bugün sentetik kına türü ürünler ile kumral kahverengiden sarıya kadar, değişebilen tonda saç rengi elde edilmektedir. Genel olarak kına boyaları olarak adlandırılan bu boyalar, doğal saç renginin daha koyu hâle getirilmesinde daha başarılı sonuçlar vermektedir. 


Çivit bitkisinin kuru ve toz yapraklarından elde edilen boya, mavimsi renk tonları verir. Bunun kına ile karışımından açık kahverengiden siyaha kadar tonlar elde edilir. Bitkinin su ile teması sonucu asidik özellikteki renk verici maddeler (haphthaquinone) oluşur. Diğer bitkisel boyalar, saç boyama amacıyla çok az kullanılmaktadır. 


Papatya, sumak, ceviz ve meşe kabuğu karışım oranına, yoğunluğuna ve bekleme süresine göre sarı, kahverengi ve koyu renkler verir. Bunlar içinde en bilineni, renk verici etkisi azulen maddesinden kaynaklanan papatya çiçeğidir. 


Kınanın cilt üzerinde tahriş edici etkisi yoktur ve saçın yapısına zarar vermez. Ayrıca tane içerikleri sayesinde saçtaki gözenekleri sıkıştırıcı bir etkiye sahiptir. Ancak elde edilen renk tonunun sınırlı olması ve kullanımının çok ayrıntılı olması kullanımlarını kısıtlamaktadır.


Geçici Saç Boyaları

Saçı renklendirme işlemi, asit ve bazik yapıdaki boya taneciklerinin saç teli üzerinde birikmesi esasına dayanır. Bu tanecikler kütikül pulcuklarından geçemeyecek kadar büyüktür. Bu nedenle saça zarar vermez. 


Tek yıkamayla kolaylıkla saçtan arındırılan boyalardır. Geçici saç boyalarının kimyasal işlem görmüş veya kütikül pulcukları yıpranmış saça uygulanması, boyanın saçta kalıcılık durumunu etkiler. Bu tip saçlarda geçici boya birkaç yıkamaya kadar saçta kalabilir. Saç rengi terleme veya yağmur suyuyla giysilere bulaşabilir.

Yarı Kalıcı Saç Boyaları

Yarı kalıcı saç boyaları, 6 ile 8 yıkamaya dayanabilen saç boyalarıdır. Sık yıkama ile boya saçtan uzaklaşabilir. Ayrıca H2O2 kullanımına gerek olmadan renk değişimi meydana getirebilmektedir. Bu boyalarla boyama işlemi sırasında herhangi bir kimyasal reaksiyon oluşmamaktadır. Düşük tanecik ağırlığına sahip renk verici tanecikler, saç kütikül pulcuklarından geçip kısmen korteks liflerine yerleşir. Bu nedenle bu tip boyaların saça verdiği zarar kalıcı saç boyalara göre yok denecek kadar azdır. 


Bu boyalar saçın rengini açmaz. Bu nedenle saçın doğal renginden daha açık renk elde edilemez. Ayrıca boyama aralarının sık olması gereklidir. Bu boyalar %30 oranından daha az beyazı olan kişiler için çok uygundur. Renk seçiminde doğal saç renginden daha açık bir renk seçilmemelidir. Bu durumda boya tanecikleri hem ağarmış hem de ağarmamış saçlara işler. Böylelikle beyazlaşmış saç boyanırken doğal saçın renginde de bir değişiklik olmayacaktır. Yarı kalıcı saç boyaları ile saç rengini üç tondan daha koyu bir renge boyamak mümkün değildir. Son olarak yarı kalıcı saç boyalarının uygulanması “geçici saç boyaları” ile aynıdır.

Kalıcı Saç Boyaları (Oksidasyon Boyalar )

Kalıcı saç boyaları boya ön maddesi olarak adlandırılan ve saç teli içinde H2O2 ile reaksiyona girerek renkli taneciklere dönen kimyasal yapıları içerir. Boya ön maddesi saça ilgisi çok olan ve alkali pH sayesinde sişmiş saç teline, kolayca girebilen maddelerdir. Bunlar bugün kullanılan oksidasyon boyalarındaki renk oluşturucuların en bilinen örneği ‘paratolüendiamin’dir. Bu arada benzol türevlerinden (aromatik aminler ve aminofenoller) bir sürü sentetik renk oluşturucusu ortaya çıkmıştır. 


Değişik renkte boyaları karıştırmayla sarıdan siyaha kadar arzu edilen her renk elde edilebilir. Bunlar kolay kullanılabilir olduklarından, beyaz saçı bile iyi örttüklerinden ve diğer kimyasal işlemlerin (örneğin permanant) yapılmasına olanak verdiklerinden, bitki ve metal boyaların yerini almıştır. Bunlar daha çok oksidasyon boyaları içerdiklerinden H2O2 ile işlenmek zorundadır. Renk oluşum tepkimesinin oluşması için pH’ın 9 ile 9.5 arasında olması gerekir. Kalıcı boyadaki alkali (amonyak) maddelerle şişirilen saçın, kütikül pulcukları açılır ve küçük renk verici tanecikler hidrojen peroksit ile aynı anda saça girerek korteks liflerine yerleşir.


KİMYASAL BOYALAR ( KULLANIŞLI VE BAZEN AGRESİF )


Üç ana kimyasal boya vardır;

Direkt Boyalar;

Saçı değiştirmez. Doğrudan saç telinin dış yüzeyine sabitlenirler. Boya negatif, saç pozitif yüklü olduğundan birbirlerine mıknatıs gibi yapışarak saça sabitlenirler. Bu boyalar saçın renginin açılmasına veya beyaz saçların örtülmesine izin vermez ancak saçta yansımalar sağlar. Etkileri birkaç (genellikle 6-8) şampuanlama sonrası hafifler. Oksidasyon bazlı boyalardan daha iyi tolere edilirler.

Kalıcı Boyalar;

Kalıcı boyalar olarak bilinen oksidasyon bazlı boyalar saç teline nüfuz eder. Bunlar, saçın ve özellikle saça rengini veren melaninin yapısını değiştirir. Bu boyalar iki bileşik ile iş birliği halinde etkilerini gösterir: oksijenli su (oksidan) ve amonyak (alkalin). Amonyak, saç teline kimyasal boyanın girmesine izin verecek şekilde saçın kabuğunu açar. Kabuklar açıldıktan sonra amonyak uçar. Oksijenli su ise saç telinin içindeki doğal renk hücrelerini değiştirerek boyaların birleşip görünebilir olmasına izin verir. Bu boyalar beyaz saçların tamamen kapanmasına izin verdiği gibi, saç rengine yapılacak açma veya koyultma gibi kökten renk değişimleri için de uygundur. Dayanıklılıkları ise uzun sürelidir.

Ton Sür Ton Boyalar;

Bu boyalar ise, yukarıda anlatılan direkt boyalar ve oksidasyon bazlı boyaların ortalarında bir yerde bulunur. Amonyak içermezler ama oksijenli su içerirler. Saç kabuğunun açılıp boyanın tutunması için amonyak yerine aynı işlevi gören farklı bir molekül kullanılmaktadır. Yani bu tür boyalarda da saç teli kabuğunun hemen altı boyayı tutar. Bu da ton sür ton boyamanın direkt boyalardan fazla ama oksidasyon bazlı boyalardan daha az dayanması anlamına gelir. Ton sür ton boyalar %50’ye varan oranlarda beyaz saçları örter ve yaklaşık 24 şampuanlama içinde de hafifler.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder